Bilim, herhangi bir alerjisi olmadıkça, belirli yiyecek gruplarını çıkarmanın koşucunun performansını artıracağı iddialarını desteklemiyor.
Bazı koşucuların internette yayımladığı blogları okumaya bir öğleden sonranızı ayırırsanız, başarıya giden “sırrın” buğdayı, arpayı, tahılları, baklagilleri, süt ürünlerini, tuzu, yağları ve daha birçok şeyi tüketmemek olduğunu görürsünüz. Bu diyetler genellikle “glütensiz” ve “Paleo” etiketleriyle bilinir ve takipçileri, kendilerini bir yiyecek grubundan mahrum bırakmanın daha iyi bir koşuya olanak sağladığını söyler.
“Bu benim en sinir olduğum şey,” diyor Elit trail koşucusu ve Hypo2 High Performance Sport Center’da beslenme danışmanı olan Alicia Shay. “İnsanlar bunları okuyor, aynısını yapıyor ve bunun daha iyi koşmalarına yardımcı olduğunun bilimsel olarak kanıtlandığını düşünüyor.”
Çölyak hastalığı ve teşhis edilmiş belirli alerjik hastalıklar dışında, glüteni kesmenin ya da yağ ve proteine yüklenerek beslenmenin performansa yardımcı olacağına dair bilimsel olarak desteklenen çok az iddia var. Aslında bilim dayanıklılık atletlerinin karbonhidrata ihtiyacı olduğunu kanıtladığı için yağ ve proteine yüklenmek performansı düşürebilir.
Bunun tek iyi yanı, bu diyetlerin koşucuları bisküvi ve cips gibi yiyecekleri kesmeye zorlaması olabilir, diyor Doktorasını beslenme ve spor bilimi üzerine yapan elit koşucu Stephanie Howe. “Çölyak hastalığı ya da alerjisi olmayan fakat yine de glüteni kestiği için daha iyi hissettiğini söyleyenler de muhtemelen daha iyi beslendikleri ve işlenmemiş yiyecekler tükettikleri için böyle düşünüyorlar.”
