BEN Mİ PAYLAŞAYIM, SEN Mİ?

Sosyal medyada yapılan bir paylaşım ve “beğeni”, ilişkinin altını dinamitleyebilir de, ilişkiyi ateşleyebilir de.

Bazı çiftlerin sosyal medya mecralarındaki paylaşımları, muhtemelen hepimizde benzer düşünceler uyandırıyordur: “Anladık, çok mutlusunuz” veya “Bunlar ayrılmıyor muydu ya?” Arkadaş ortamında sürekli kanlı bıçaklı dururlar ama Instagram hesaplarına baksanız, neşe ve romantizmden ölüyorlardır. Peki Instagram, ilişkilerin doğasını ne kadar doğru yansıtıyor?

İsmi bizde saklı bir arkadaşımız, ikinci evliliğini yaptığı eşiyle bir Instagram krizi yaşadı örneğin. Adamın uzun bir bekârlık dönemi olmuştu ve eşi, başının
bağlandığını tüm kadınlara ilan etmesini istiyordu. Adam ise eski eşinin mutluluk pozlarıyla kışkırtılmasından, çocuğuyla görüşme düzeninde sorun çıkarmasından çekiniyordu. Sonunda eşine hak verdi, arada bir fotoğraf atıyor.

O halde sosyal medya çağında ilk kuralımız şu: Üstüne konuşun. Illinois State Üniversitesi’nde iletişim üzerine ders veren Dr. Rebecca Hayes, “Sosyal medya
sevdiğiniz insanla deneyimlerinizi kamuya mal ettiğiniz bir ortam” diyor. Bazıları aşkını uzun uzun anlatıyor, yaşadıklarını günü gününe paylaşıyor.

Bir de Instagram’da tanışıp evlenenler var. Kanadalı Robin Coe ile Amerikalı hayranı Matt Fleming, 2011 yılında birbirlerinin fotoğraflarına yorum yazarak yakınlaşmaya başladı. Zamanla roman uzunluğunda e-postalara, kişisel paylaşımlara evrildi. Daha yüz yüze tanışmadan yeşeren aşklarını Instagram sayfalarından duyurdukları için büyük ilgi görmüşlerdi ve insanlar sayelerinde gerçek aşka yeniden inandıklarına dair mesajlar atıyordu. İki yıl sonra da evlendiler.

Anlayacağınız, internet ortamında her şey mümkün. Sizin de şansınızı artırmak için, uzmanlardan birkaç tüyo aldık.

BENZER YAZILAR