Başkadır derken, yüceltmek için söylemiyoruz. Bu kararı etraflıca tartmanız şart.
Gün boyu karşılıklı masalarda oturduğunuz veya yan yana kabinlerde çalıştığınız biriyle, haftalarca, aylarca bakıştığınızda aranızda bir elektriklenme olması
neredeyse kaçınılmaz. Herkes bu çekim üzerine harekete geçmeye çalışmıyor tabii ama iş yerinden seksi bir kadınla çıkma fikri hemen her çalışanın aklından en
az bir kez geçmiştir.
Bu senaryoyu normal karşılamak gerek, ofiste doğan sahte-romantik arkadaşlıkları tanımlayan “iş kocası/karısı” diye bir terim bile var. Ama bu hisleri uygulamaya koymak, hem kişisel hem profesyonel anlamda meşakkatli, bazen de riskli durumlar yaratabiliyor.
Peki bazen bu riske girmemize sebep olan itici güç ne? Northwestern Üniversitesi’nden klinik terapist Michele Kerulis, “İster iş kaynaklı olsun ister aynı futbol takımının taraftarı olmak, ortak bir paydada buluşma hali, arkadaşlığı romantik bir ilişkiye dönüştüren bir katalizör görevi görebiliyor” diyor. O sempatik güzelle şansınızı deneyip denememe konusunda karar vermeye çalışıyorsanız, adım atmadan önce kendinize şu soruları sorun.
-
Sadece hoş bulduğum biri mi, yoksa gerçekten duygusal bir bağ hissediyor muyum?
Sürekli aynı toplantılara katılıyorsanız, aynı sunumların üzerinde çalışıyorsanız veya iş yerindeki aynı problemlerde kader ortağıysanız, söz konusu iş arkadaşıyla
flörtöz bir ilişki geliştirmeniz hiç de zor değil. Kerulis nedenini şöyle açıklıyor: “İş yerindeki görevleri başarıyla yerine getiren meslektaşlarını gören çalışanlar,
onları çekici bulmaya başlıyor; özellikle de yüksek bir beceri ve yetenek gerektiriyorsa.”
Aradaki farkı anlamanın bir yolu var. Aranızdaki çekim yalnızca fiziksel boyuttaysa, sadece yan yanayken aklınız onunla meşgul olur. Bedensel olarak yan yana
değilken de bu insan düşüncelerinizi işgal ediyorsa, duygusal bir bağ kurmuş olma ihtimaliniz çok yüksek.
-
O kadını gerçekte ne kadar tanıyorum?
İş yerindeyken muhtemelen ona pembe gözlüklerle baktığınız için, bir adım geriye gidip bu insan hakkında neler bildiğinizi ve gerçekten karakteristik özelliklerini sevip sevmediğinizi gözden geçirin. Toplantıdaki iş bitirici tavırlarını ve yüksek satış rakamlarını bir kenara bırakın.
Güzel haber şu ki, ilişki koçu Bonnie Winston’a göre bu kişinin en doğal, en sahici hallerini zaten görüyorsunuz aslında. Baskı altındayken nasıl hareket ettiğini, en stresli anında nasıl davrandığını gözlüyorsunuz. Bir insanı parlak ofis ışıklarının altındayken izlediğinizde, bir kadeh şarap eşliğinde ve loş ışıkta izlemeye kıyasla daha çok şey görürsünüz.
-
Şirketimdeki İnsan Kaynakları’nın bu konudaki politikası ne?
Çalıştığınız kurumun İnsan Kaynakları departmanı, iş yerindeki romantik ilişkileri düzenleyen kurallar getirmiş olabilir. Örneğin çoğu şirkette üstlerin astlarıyla
ilişkiye girmelerine iyi gözle bakılmaz. Aynı departmanda iki insanın sevgili olması durumunda, birinin departman değişikliğine gitmesi gibi durumlar da olabiliyor. Eğer şirketinizin politikasından emin değilseniz, bölümden biriyle sohbet sırasında bilgi almaya çalışın. Gizlemeyi düşünüyorsanız, “bir arkadaşım” taktiğine başvurun.
-
Herhangi bir ilişki durumu işimi yapmama engel olabilir mi veya işimin önüne geçer mi?
İlişki hali, sizin veya karşı tarafın iş yerinde kazandığı saygıyı zedeleme potansiyeline sahipse, kesinlikle bu işi tekrar düşünmelisiniz. Bulunduğunuz pozisyona göre, birbirinizi kayırdığınız, iltimas geçtiğiniz, gizli bilgileri paylaştığınız gibi ithamlarla karşı karşıya kalabilirsiniz. İş arkadaşlarınız bu tür görüşlerini etrafta dillendirirse, diğer insanların size dair profesyonel görüşleri de gölgelenebilir.
-
Belli kurallar ve sınırlar koysak işe yarar mı?
Her şeye varım ve bu işe giriyorum diyorsanız, oturup konuşun ve bazı kurallar koyun. Özel hayat olsa da ister istemez iş yerine yansıyacağı gerçeğiyle yüzleşin. Profesyonel yaşamınızı, iş yerindeki karar alma mekanizmanızı ve üretkenliğinizi etkilememeli. Kerulis, “İş yerinde kişisel meselelerinizi tartışmayacağınıza, aynı şekilde evdeyken iş yerindeki sorunları konuşmayacağınıza dair sınırlama getirin” diyor. Bu türden sınırlarla iyi bir iş-ev dengesi kurarsınız.
