Köpek sahibi misiniz? Harika. Öyleyse, en sadık dostunuzu en sadık koşu partnerine dönüştürün.
Endorfin bağımlısı bir fitness delisi değilseniz eğer, muhakkak koşmanın eğlenceden çok görev gibi geldiği günler oluyordur. Düzenli koşabilmek için motivasyona ihtiyacınız varsa, gözlerinizi bulabileceğiniz en iyi kişisel antrenöre, yani köpeğinize çevirin. Bir düşünün: Ayıp olmasın diye havadan sudan konuşmak zorunda değilsiniz, “Bu şort popomu büyük mü gösteriyor?” diye sorsanız cevap veremez ve en güzeli de, tüm neşesiyle dışarı çıkmak için gözünüzün içine bakar. Ancak koşu ayakkabılarınızı giyip tasmayı elinize almadan önce düşünüp tartmanız gereken birkaç mesele var.
KÖPEĞİNİZ KOŞMAYA UYGUN MU?
Retriever, vizsla, Alman çoban köpeği, Dalmaçyalı ve terrier cinsi köpeklerden müthiş birer egzersiz partneri olur. Chihuahua gibi süs köpekleri, pug gibi ufak suratlı köpekler veya Mastiff gibi büyük cinsler koşudan ziyade kısa, hızlı yürüyüşler için uygundur. Köpeğinizin iskeletinin tamamen gelişmiş olmasına dikkat edin, yani en az bir yaşında (büyük cinsler içinse 18 aylık) olmalı. Köpeğinizin koşup koşamayacağından emin olmak istiyorsanız, veterinerinizde sağlık taramasından geçirin. Ve aşı olacaksa mutlaka yanında olun.
SENKRONİZE OLMAK ZAMAN ALIR
Köpeğinizle koşmaya başlar başlamaz, aynı tempoyu yakalamayı beklemeyin. Köpeğiniz tasmayı sonuna kadar çekiştirip zıplıyorsa veya gördüğü her şeyi koklayıp üzerine işemeye çalışıyorsa ve tüm bunları omzunuzu yerinden çıkarırcasına ani şekilde yön değiştirerek yapıyorsa, endişelenmeyin. Sabırlı olun. İdeal olan tasma eğitimi vermeniz ve insanlarla, arabalarla, diğer köpeklerle sosyalleşerek alıştığından emin olmanız. Birlikte koşmayı öğretirken gergin bir tasma kullanmayın. Ayağınıza dolaşmayacak ama gevşek duracak uzunlukta dursun (1 metre yeterli olur). Uzayıp kısalan tasmalar, köpeğinizin sizden fazla uzaklaşmasına imkân verdiğinden önerilmiyor. “Gentle leader” denilen ve ağza geçirilen tasma modeli ile göğüs tasması kullanabilirsiniz.
YAVAŞ TEMPOYLA BAŞLAYIN
Bir an evvel yarı maratona hazırlanmaya can atsanız bile, yeni partnerinizin forma girmesi gerektiğini unutmayın. Köpekler düzenli egzersizi sever, hafta sonu yapılan yoğun aktiviteleri değil. Haftada üç kez, 15 dakikalık yavaş tempolu koşularla başlayın. Köpeğiniz bu koşuları nefes nefese kalmadan veya oturma arası vermeden tamamlarsa, her hafta 5 dakika daha ekleyin. Koşudan sonra soğuma yürüyüşü yaptırmayı ihmal etmeyin.
O SULUĞUNU UNUTABİLİR, SİZ UNUTMAYIN
Sizin gibi köpeğiniz de susayacak ve sizin aksinize o gördüğü ilk (ve muhtemelen çamurlu) su birikintisine dalacak. Yanınıza iki kişilik su alın ve mümkünse portatif bir su kabı veya seyahat şişesi taşıyın. Birkaç tane köpek kurabiyesi de akıllıca davranışlarını ödüllendirmek veya dikkatini dalaşmak istediği köpekten almak için işe yarayabilir. Bu arada, dışkısı için poşet taşımayı da unutmayın ve koşmaya başlamadan önce yaptırın.
ROTANIZI DOĞRU ÇİZİN
Trafikten ve diğer köpeklerden uzak, tanıdık bir parkur seçin. Sıcak asfaltın, buzun ve kırık camların olabileceği atıl yerlerin hassas patilerine zarar vereceğini aklınızda bulundurun. Kumsal koşuları size hep romantik veya eğlenceli görünmüş olabilir ama unutmayın ki yumuşak, derin kumlarda kasları ve tendonları fazla mesai yapmak zorunda kalır. Mesafe, tempo ve zeminin zorluğunu kademeli olarak artırın. Ve yasalar gereği tasmasını çıkarmayın.
YORGUNLUĞUN İZLERİNİ TANIYIN
Sükunetiyle size huzur veren biriyle koşmaktan keyif alabilirsiniz ama atlamamanız gereken bir nokta var: Yorulduğunu da size söyleyemeyez. Egzersize ne kadar adapte olduğunu daima gözlemleyin. Koşu sırasında soluğunun kesildiğini gösteren işaretlere dikkat kesilin; dudakları geriye gitmiş, durduğunuzda soluğu kolayca normale dönmüyor olabilir. Koşarken veya eve vardıktan sonra topallayıp topallamadığına, bir yerinde gerginlik olup olmadığına bakın. Koşudan sonra patilerinde kalan şeyler varsa temizleyin.
