Şu cümle bile yeter: “18 yaşındaki ölçülerime kavuçtum.” İşte sana bir başarı hikayesi daha!
1.80 boyundaki Bridget Rauschenberg, lisedeyken amigo kız takımındaymış ve hareketli yaşam tarzı sayesinde kilosunu korumak için çok fazla çaba göstermesi gerekmemiş. North Carolina Üniversitesi’ne başladığında ise daha az hareket etmeye başlamış ve sosyal çevresi de bu duruma epeyce katkıda bulunmuş. Şimdi 30 yaşında olan ve bir firmada danışman olarak çalışan Bridget, “Eğlenmeyi egzersiz yapmaktan daha çok seviyordum” diyor. Yediği pizzalar ve bol yağlı soslar sayesinde mezun oluncaya kadar 36 kilo almış. “Görüntümden rahatsız olmama rağmen, daha sonra kilo vereceğimi düşünerek kendimi kandırıyordum” diyor.
Değişim
2012 yılının Sevgililer Günü haftasında Bridget, eski erkek arkadaşıyla karşılaşmış ve kendini zorlayarak ona gülümsemiş. “Onunla ayrılmamızın bir sebebi de hayatımı düzene sokmak istememdi. Fakat şunu fark ettim ki, ayrı geçirdiğimiz dört ay boyunca ben hiçbir ilerleme kaydedememişim” diyor. O gün kendini çok kötü hissederek işten izin almış ve bütün günü yatakta geçirmiş. Depresif hissettiğini ve güvensizlik duyguları yüzünden arkadaşlarını da kendinden uzaklaştırdığını söylüyor: “Ama ardından kontrolü elime almayı seçtim.”
Yaşam Tarzı
Bir sonraki gün, kendini spor salonuna atmış ve hemen ağırlık çalışmaya başlamış. Altı hafta boyunca neredeyse her gün, ağırlıkları gittikçe arttırarak 40 dakika egzersiz yapmaya devam etmiş. Pantolonları bir beden küçülünce, programına eliptik bisiklette 30-45 dakikalık intervaller eklemiş.
Aynı zamanda kahvaltı alışkanlığı edinmiş ve yanında sebze, karışık çerez, hafif peynir bulundurmaya başlamış. “Böylece sağlıklı atıştırmalıklar her zaman elimin altında oluyordu” diyor. Şekerli içeceklerin yerine su içmeye başlayan Bridget, bu değişimle birlikte canının artık abur cubur istemediğini söylüyor: “Zararlı yiyecekleri kestim ve onları yediğimde ne kadar kötü hissettiğimi anladım.” Kasım ayında kilosu 86’da takılıp kaldığında, uzman desteği alarak Haziran’a kadar 76 kiloya inmiş. Ardından her gün dört, sekiz kilometre koşmaya başlamış. Hatta bu yıl Nisan ayında bir yarı maratonu tamamlamış. Artık 71 kilo olan Bridget, “Bu rakamı gördüğümde mutluluk dansı yaptım. Kendimi hiç bu kadar iyi hissetmemiştim” diyor.
Ödülü
Bridget artık haftanın çoğu günü egzersiz yapıyor. Bu ona gece geç saatlere kadar enerji veriyormuş, bu sayede sosyal hayatı yenilenmiş. “Her şeyi yapmaya gücüm varmış gibi hissediyorum” diyor. 2012’de karşılaştığı eski sevgilisi mi? Bir sonraki ay kocası olmuş.
Bridget’in Tavsiyeleri
Bağlantıda ol. “Sosyal medya, motivasyonunun düştüğünde başkalarından yardım almak için harika bir alan.”
Sağlıklı tatlılar ye. “Canım tatlı istediğinde sade yoğurda vanilya ve tarçın ilave ediyorum.”
Merdiven çık. “Spor salonuna gidemediğim zamanlar apartmandaki merdivenleri koşarak çıkıyorum.”
