Geçtiğimiz yıl ülkece kara günler yaşamışken ve yeni yıla oldukça üzücü bir giriş yapmışken Ocak ayını sevmek için bize bir neden göster.
Tıpkı ‘pazartesi sendromu’ gibidir, Ocak ayı. Yılın ilk ayı olması, üzerine türlü hayaller, beklentiler yıkmanın dışında, pek çok zorluğu da peşinden getirir. Hangimizin Ocak ayı muhteşem geçmiştir, düşün bir kere… Çevrene sor, arkadaşlarına, ailene… Kimin Ocak ayı, şu ömrü hayatında unutulmaz olabilir ki? Varsa yaz, seni el üstünde taşıyacağız, söz!
1- Kış mevsiminin en buz tuttuğu hallerinden biridir. Bakınız şekil A, pencereden dışarı gördüğünüz manzara pek iç açıcı değil, öyle değil mi? Gerçi bozulmamış bir kar görüntüsüyse, gözlerinin gördüğü, o zaman bir tutam güzelliktir yaşadığın. Ancak gel gör ki, Ocak nemrut bir aydır. Fırtına, soğuk, çamur, kar, kış, kıyamet… Yağmuru da davet ettin mi, hah işte, değme donma keyfine!
2- En fakir olduğumuz aydır. Yılbaşı için yaptığımız harcamaların borçları Ocak’a yansır.
3- Arkadaşlarla en az görüşülen aylardandır. Plan yapsan bile dışarısı soğuk diye o plan iptal olur. Evde buluşma sözleri alınır ama onlar da kolay unutulur.
4- Yapılan araştırmalara göre Ocak ayı ayrılıkların en çok yaşandığı aylardan biri. O yüzden sevgiline sımsıkı sarıl.
5- Kara kış kapıda olduğu için dışarıdaki dostlarımızın ve evsizlerin en çok üşüdüğü aydır, Ocak.
6- Yeni yıl başlangıcı olduğu için Aralık’ta savsakladığımız işler, Ocak’ta başımızı yakar. Koşuşturmalar, toplantılar, e-mailler, mesailer artar.
7- Kilo alırız. Evet Ocak’ta bünyeler biraz daha yavaştır. Metabolizmamız adeta kaplumbağa hızındadır. Spor yapmaya vakit bulamayız. Yerimizde daha çok oturup evde battaniyenin altında zaman geçiririz. Pineklemenin baş gösterdiği bir ay olduğundan sağlıksız beslenmeye de daha yatkın oluruz. Sonuç; gelsin kilolar…
8- Kötü geçen bir yılın umuduyla girilen ilk ay, kötü bir başlangıçla yeni yılı karşıladıysa mutsuz olmak kaçınılmaz. Ocak ayına iyi giriş yapmadık, umarız devamı iyi gelir. Bu, son olur…
