BİZ ONLARA ‘MUHTEŞEM TAHILLAR’ DİYORUZ!

tahil

Son dönemde tahıl konusu çok tartışılır hale geldi! Bir yanda kesinlikle tüketmemeni söyleyenler, bir yanda ısrarla tüketmen gerektiğini savunanlar! Diyetisyen Oya Neva Demirkol yazıyor:

Tahıllar konusunda benim fikrimi sorarsanız, elbette tüketmen gerektiğini şiddetle savunuyorum. Sağlıklı bir beslenme için günlük almamız gereken kalorinin yüzde 55-60’ının karbonhidratlardan gelmesi gerekiyor. Bu miktar en başta vücudumuzun enerji üretebilmesi, hem de sinir sistemimizin düzgün çalışabilmesi gerekli. Ancak elbette her karbonhidrat kaynağı eşit değil! Bizim için önemli olan kaliteli karbonhidrat kaynaklarını tüketerek vücudumuzu en sağlıklı şekilde besleyebilmek. Evet, hızlı yaşam bize işlenmiş karbonhidrat ve boş enerji kaynaklarını getirdi ancak son dönemde öyle tahıllar hayatımıza girdi ki bu yıldızlaşan karbonhidrat kaynaklarını tüketmeyi tercih etmenin bize çok şey kaybettireceği kesin! İşte gönlümüze taht kuran ve beslenmemizde mutlaka tüketmemiz gereken bu muhteşem tahıllar:

BULGUR
Tahıl kaynağı denilince aklımıza ilk gelen milli yiyeceğimiz bulgur! Kaliteli tahıl kaynakları arasında en çok bildiğimiz ve tükettiğimiz bu besin, çok yüksek lif ve protein içeriğine sahip. 1 su bardağı pişmiş bulgur, günlük lif ihtiyacının 1/3’ünü karşılarken yaklaşık 6 gram kadar protein almana yardımcı oluyor. Öğünlerini bulgur ile taçlandırdığında ne kadar tok kaldığını ve sindirim sisteminin ne kadar iyi çalıştığını göreceksin. Bulgur pilavını hazırlarken içerisine renkli sebzeler ve et/tavuk gibi protein kaynakları ekleyerek lif ve protein alımınızı arttırabilirsin!

ARPA
Yüksek lif içeriğine sahip bir besinle daha tanışmaya hazır ol! 1 su bardağı arpa yaklaşık 13 gram kadar lif içeriyor. Yani 1 su bardağı arpayı beslenme düzenine katarak günlük lif ihtiyacının yüzde 40’ını kolayca karşılayabilirsin. Selenyum, fosfor, bakır ve manganezin de çok iyi bir kaynağı olan bu süper tahıl, içerdiği çözünmez lifler sayesinde sindirim sisteminizdeki yararlı bakterilerin artmasına ve bağışıklığın güçlenmesine yardımcı oluyor.

kinoa

KİNOA
Kendisiyle geç tanışmamıza rağmen içimiz hemen ısındı! Hem glütensiz içeriğiyle çölyaklılar ve glüten intoleransına sahip kişiler tarafından sevildi hem de yüksek protein ve demir içeriğiyle veganların/vejetaryenlerin adeta sevgilisi haline geldi. Onu sevenler haksız değil; çünkü kendisinin protein içeriği dillere destan. Bunun en önemli sebebi ise özellikle elzem (yani dışarıdan almamız gereken) aminoasitleri içermesi. Elbette içerdikleri bu kadarla sınırlı değil, kendisi aynı zamanda çok iyi bir lif ve şaşırtıcı ama E vitamini kaynağı. Bu, kinoayı düzenli tüketerek cilt sağlığına da katkıda bulunacağın anlamına geliyor.

KARABUĞDAY
İşte elzem aminoasitlerin bir diğer iyi kaynağı daha! 1 porsiyonunda tamı tamına 23 gram içeren karabuğday, aynı zamanda liflerin, hücrelerinizi koruyan flavanoidlerin ve magnezyumun da iyi bir kaynağı. Kendisi de tıpkı kinoa gibi glüten içermediği için çölyak hastalarının ve glüten intoleransına sahip bireylerin rahatlıkla tüketebileceği bir besin. Yapılan çalışmalar, düzenli karabuğday tüketiminin kan basıncının ve kötü kolesterolün düşmesine yardımcı olduğunu ve bağırsaklarda probiyotik benzeri etkiye sahip olduğunu gösteriyor.

AMARANTH
Her tahıl bizim için özel ancak amaranth bir başka. Sebebi ise C vitamini içeriğine sahip tek tahıl kaynağı olması. Amaranthın Aztekler tarafından kutsal besin olarak adlandırılması boşuna değil! İçerdiği kalsiyum, demir, magnezyum, potasyum ve elzem aminoasitler sayesinde “kutsal besin” lakabını sonuna kadar hak ediyor. Vegan ve vejetaryenlerin de favorisi olacak bu süper tahılın ismini daha çok duyacağız gibi duruyor.

cereal kamut

KAMUT
Kamut hem fındıksı tadıyla hem de içeriğiyle bizi etkisi altına alacağa benziyor. Yüksek lif ve protein içerdiği gibi selenyum ve manganez minerallerine de sahip kamut, bu sayede hem kadınlık ve erkeklik hormonlarının hem de tiroid hormonlarının daha düzenli ve dengeli çalışmasına yardımcı oluyor. Magnezyum ve çinko içeriğiyle de göze çarpan bu süper tahıl, hem bağışıklığın kuvvetlenmesine hem de sinir sisteminin sağlıklı çalışmasında yararlı etkilere sahip.

BENZER YAZILAR