Bu küçük hap hayatı tehdit eden bazı risklerin minimize edilmesinde büyük bir rol oynuyor.
Aspirin baş ağrısına engel olabilir ve kalbinize yardımcı olabilir, ama başka faydaları da var: Harvard Tıp Fakültesi’nin araştırmasına göre bu ilacı kullanmak kanseri de uzak tutabilir.
135,000 yetişkin üzerinde yapılan araştırmada 30 ila 32 yaş arasındaki katılımcılar uzun süre incelendiklerinde, düzenli olarak Aspirin kullanan kişilerin %3 oranında daha az kansere yakalandığı görülüyor.
Mide söz konusu olunca sonuçlar daha da müspet: Aspirin kullananlar sindirim sistemi ile ilgili kanser türlerini %15, kolorektal (kalın bağırsak) kanser türleri için ise %19 oranında daha az yaşıyorlar.
Aspirin kanser riskini nasıl düşürüyor?
Bir muhtemel sebep: Araştırmacılardan Dr. Andrew Chan’a göre düzenleme enzimleri (prostaglandin) isimli, iltihabi maddelerin üretimini durduran, cyclo-oxygenase-2 isimli enzimi bloke ediyor.
Bu blokaj kanser riskini yükseltiyor çünkü sindirim sistemimizdeki hücrelerin kontrolsüzce büyümesini sağlayabiliyor.
Dr. Chan’a göre sindirim sistemi bu etkilere daha dayanıklı olarak kalabilir. Bu da Aspirin’in diğer kanser türlerine daha zayıf kalmasının sebebi gibi görünüyor.
Daha da ötesinde, araştırmacılara göre haftada bir bu küçük hapın yarısını kullanmak dahi kanser önleyici etkiler yaratabiliyor.
Bu iyi çünkü ilacın daha yüksek dozda alınması gastrointestinal kanallarda kanama yaratabiliyor. Prostaglandinler aynı zamanda mide çeperinizi de korur ve bunların bloke olması kanamaları daha da yoğunlaştırabilir.
Fakat Dr. Chan’a göre kanser ilişkisinin tespiti için daha çok çalışma olması gerekiyor.
Gene de 50 yaşın üstündeyseniz, ya da ailenizde kansere sık rastlanıyorsa Aspirin almak için doktorunuzla görüşebilirsiniz. Fakat bunu bir koruyucu olarak da görmeyin çünkü tıbbi kontroller çok daha gelişkin. Bu risk gruplarındaysanız, kolonoskopiye girme gerekliliğiniz mevcut.
