Calisthenics egzersizleriyle vücut ağırlığı antrenmanlarını bir üst seviyeye taşıyın.
Sokaklarda doğan fitness hareketi calisthenics (kalistenik) dünyanın pek çok ülkesinde spor salonlarına taşındı ve yüzlerce insan grup halinde, bu yoğun vücut ağırlığı antrenmanlarını icra ederek kusursuz bir fizik inşa ediyor. Esasında okulda Beden Eğitimi dersi için spor ayakkabılarınızı giydiğiniz ilk andan beri, farkında olmasanız da calisthenics yapıyorsunuz. Şınav, barfiks ve mekik gibi egzersizlerin temelini oluşturduğu bu eski usul fakat hâlâ geçerli olan antrenman ideolojisi, demir makinelerden ziyade zorlu vücut ağırlığı egzersizlerini benimser.
Calisthenics, tabiatı gereği spor salonlarına kapanmayı değil, sokaklarda olmayı benimser. Sonuçta doğal yollardan atletik bir fiziğe sahip olabilecekken, neden bir spor salonuna ayda onlarca lira para ödeyesiniz ki?
American College of Sports Medicine dergisindeki bir makaleye göre, calisthenics’i bir fitness fenomeni haline getiren şey de işte bu demokratik doğası.
Öte yandan şöyle bir gerçek de var. Repertuvarına muscle-up gibi hareketleri eklemek isteyen adamların sayısı arttıkça, bunun sonucunda bu spor git gide yaygınlaştıkça, farklı ülkelerdeki girişimciler calisthenics’i spor salonunun bir parçası haline getirdiler. Vücut ağırlığıyla çalışmanın güzelliği her an, her yerde yapabilmenizken, insanlar neden salonlara kapanıp grup halinde yapmaya başladılar dersiniz? İngiliz fitness’çı Dan Masoliver bu sorunun yanıtı öğrenmek üzere bir grup dersine katıldı ve deneyimlerini kaleme aldı.
