Diyabetik hastalarda ortaya çıkan kronik ayak yaralarının takibi ve tedavisi hayati önem taşıyor. 4-6 hafta içerisinde iyileşmeyen yaralar, tedavi edilmezse ayağın kaybına kadar uzanan sonuçlara yol açabiliyor. Diyabet hastalarında ayak bakımının önemini vurgulayan uzmanlar, şeker düzeyinin kontrol altında tutulmasını, ayakların her gün sabunlu suyla yıkanmasını, yumuşak ayakkabı kullanılmasını tavsiye ediyor.
Uzm. Dr. Abdullah Şarlak, diyabet hastalarında ortaya çıkan kronik ayak yaralarının tedavisinin önemli olduğunu vurgularken; obezite, sigara kullanımı, genel durum bozukluğu, ileri yaş, kanser ve kullanılan bazı ilaçların bunda etkili olduğunu belirtiyor. Ayrıca uygun olmayan ayakkabı ve ayak şekil bozukluğu de artırıcı nedenler arasında yer alıyor.
Ayaktaki küçük kızarıklık bile çok önemli
Diyabet hastalarında başlayan küçük bir kızarıklık ve yara bile epey önem teşkil ediyor. Zira dokunun yeterince beslenmemesine bağlı olarak iyileşmeyen bölgeye ayrıca enfeksiyon yerleşmesi sonucu yaranın tedavisi daha da güçleşiyor. Diyabet hastalarında bacak sinirlerinin bozulması (nöropati), damarların tıkanması ve savunma sisteminin zayıflaması sonucu yaraların iyileşme sorunu artıyor. Diyabetik hastalarda başlayan küçük bir kızarıklık, başlayan yara bile çok önemli. Dikkatli bir takip ve tedavi gerektiriyor. Bu durumdaki hastaların çoğunda ayakta kronik yaralar oluşuyor. Kronik yara oluşan hastaların yarısında yeterli tedavi yapılmazsa amputasyona kadar ulaşan kötü sonuçlar görülüyor.
Kronik yaralar oluşmasın diye…
Uzm. Dr. Abdullah Şarlak, diyabet hastalarının, kronik yara oluşmasından korunmak için alması gereken önlemleri de şöyle sıralıyor:
– Şekerini kontrol altında tut.
– Koruyucu his duygusu kaybolacağı için her gün ayna ve çevrendekilerin yardımıyla dikkatli şekilde ayaklarında yara kontrolü yap (Ayna yardımı ve yakınlarının yardımı ile)
– Ayağını ılık su ve sabunla yıka, yumuşak beyaz havlu ile kurula ve yumuşatıcı krem ile bakımını yap. Havlunun beyaz olması ufak bir kanamayı fark ettirecektir.
– Tırnaklarını dikkatli ve düz kes, tercihini lastiksiz pamuklu dikişsiz çoraplardan yana yap ve günlük olarak değiştirmeyi ihmal etme.
– Ayakkabın yumuşak, yuvarlak ve kapalı burunlu, sıkmayan modelde olmalı. Parmak arası terlik, yüksek topuklu, dar önü açık ayakkabıdan kaçın. Mutlaka çorapla (en az iki ayakkabı dönüşümlü) giy.
– Oluşan nasır, tırnak batığı, mantar hastalıklarını kendin tedavi etmeye çalışma, uzman hekim yardımı al.
– Çıplak ayakla dolaşmamaya özen göster. Isıtıcılara ve sıcak su torbalarına temas etmemeye çalış.
– Uzun süre oturuyorsan, ayaklarını iki üç saatte bir yukarı kaldır; dinlenme ve egzersiz dengesini iyi sağla. (Uzun yürüme ve uzun oturma süreleri uygun değil.)
– Antibiyotikli kremleri kontrolsüz uygulama. Flaster ya da yara bandı ile kapatma yapma.
