Bu kimyasal yiyip, içtiğimiz birçok şeyin içerisinde mevcut. Peki bu bize zarar veriyor mu?
Internet her gün yeni bir panik yaratıyor. Bu sefer internette yayılan bir haber insanları korkuttu; bilinen bir viski markasının antifirizlerde kullanılan aktif bir içeriği kullandığı haberi. Peki bunu önemsemeli miyiz?
Önce çerçeveyi çizelim. ‘Fireball Cinnamon Whisky ‘ isimli içki yüksek miktarda propylene glycol içerdiği için (ki bu kimyasal antifirizlerde kullanılıyor) Finlandiya, İsveç, Norveç gibi ülkelerde piyasadan çekildi. Amerika’da ise ‘Gıda ve İlaç İdaresi’ aynı ürünün tüketimine izin veriyor.
Aslında propylene glycol birçok gıdada bulunmakta: dondurma, soda, donmuş gıdalar, bira, ilaçlar, ve yapay tatlandırıcılar. Bu maddede doğada kendiliğinden bulunan birşey değil. Gıda üreticileri bu kimyasalı ürünleri nemli tutabilmek, doku veya tutarlılığını artırmak için kullanmaktalar. Bu kimyasal aynı zamanda boya, deterjan, kayganlaştırıcı, suni gübre, kozmetik ürünleri ve evet antifirizde kullanılmakta.
University of Massachusetts Medical and Health Center’da doktor olan ve uzmanlığı medikal toksikolog olan Dr. Richard Church’e göre maddenin fazla tüketimi kalbinize ve böbreklerinize zarar verebilir.
Fakat durum şu: Dr. Church’e göre propylene glycol ancak çok fazla kullanılırsa hasta edebilir. Eğer çok miktarda ‘Fireball’ içerseniz, propylene glycol zehirlenmesinden çok daha önce alkol zehirlenmesinden zarar göreceksiniz.
Tabi ki az bir miktar da olsa, vücuda zehir almak pek hoş bir durum değil. Fakat şunu göz önüne almalıyız; Dr. Church’e göre tükettiğimiz herhangi bir besin, bir noktada toksik hale gelebilir.
Eğer çok miktarda süt içerseniz, böbrek yetmezliğine yakalanabilirsiniz. Çok fazla su içmek vücuttaki sodyum seviyesini bitme noktasına getirip sizi öldürebilir! Fakat bu durum bu gıdalardan uzak durmanız gerektiğiniz göstermiyor, tabi propylene glycol de.
Aslında Dr. Church, propylene glycol zehirlenmesinden muzdarip bir hastayla zaten hiç karşılaşmadığını söylüyor. İnsanlar bu maddeden hasta olmuyor çünkü gıda mevzuatlarındaki kısıtlayıcı mekanizmalar fazla tüketimi engelliyor.
Çözüm şu; bir gün ‘Fireball’ içmek istiyorsanız, 2 saatte bir kasayı devirmeyin!