Tahmin edersiniz ki; cinsel istismarda Türkiye olarak korkutucu bir tabloya sahibiz. Polat, ilk sıraya çocuk gelinlerin konulması gerektiğini söylüyor. Sınırlarımız içinde gün geçtikçe artmaya başlayan mülteci krizi de bundan nasibini alıyor. “Suriyeli mültecilerin ülkeye gelmesiyle birlikte sınırda çok küçük yaştaki Suriyeli kız çocukları burada yaşayanlarla evlendiriliyor” diyor Polat. Ardından pedofili geliyor… Pedofili olmak bir dürtü bozukluğuna giriyor, hastalıktan önce bir suç! Bir pedofiliyi tanımlamak çok zor. Özellikle çocuklara yakın mesleklerde kişiler kendilerini uzun süre saklayabiliyorlar. “Bu tip mesleklerle uğraşanlar, durumu zamana yayar. Hedef olarak seçtiği çocuğun ilk önce güvenini kazanır, dersine yardım eder ya da oyuncak alır.
Bu sırada çocuk kişinin ona iyi niyetle yaklaştığı yönünde bir algıya kapılır ama o sırada kişi uygun zamanı kollamaktadır ve bulduğunda da cinsel istismara başlar. Daha sonra tehditlerle korkutmasıyla, çocuğun şikâyet etmesine engel olur. Harekete geçmek için iki yıl bekleyen vakalarla bile karşılaşıyoruz” diyor Polat korkunç gerçekleri anlatırken. Bir diğer üzerinde durulması gereken konu ise Türkiye’nin en büyük problemlerinden biri olan ensest ilişki. En kan donduran tarafı ise çok zor ortaya çıkması çünkü istismara maruz kalan çocuk bunu anlatabileceği, güvenebileceği bir kişi bulamıyor, çıkmaza giriyor. Son olarak da yabancılardan gelen cinsel istismar durumları var; bu da çocuk kaçırmayla birlikte başlıyor.
“Yabancılarla sakın konuşma!” Aramızda, ailesinden bu uyarıyı almayan yoktur. Bir çocuktan her şeyin bilincinde olması beklenemez, bu bilinci oluşturacak olan ailedir. İşte bu noktada ailelere çok iş düşüyor. “Anne babalık, cebine harçlık verip çocuğunu okula yollamak değildir sadece. Çocuğun farkında olmak gerekiyor” diyor Oğuz Bey. Peki, bahsettiği dikkat edilmesi gereken noktalar neler? Öncelikle, çocuğunuz böyle bir durumla karşı karşıya kalıyorsa içine kapanıyor, okul başarısı düşüyor, hijyeni azalıyor.
Bunu mutlaka sorgulayın çünkü kilit nokta bu; “Böyle bir durumda gerçeği öğrenmeniz gerekiyor. Türk aile yapısındaki sorun, otoriter yaklaşım. Oysaki çocuğunuza daha arkadaşça yaklaşmalı, aranızda güvenli bir ilişki oluşturmalısınız. Cinsel istismarda en büyük sorun, maruz kalan çocuğun kendini suç ortağı olarak hissetmesi ya da hissettirilmesi ve utandığı için durumunu açıkça anlatamaması” diyor Oğuz Bey. Peki, cinsel istismar mevzusunu çocuğunuza nasıl açıklayabilirsiniz? Böyle bir durumla karşı karşıya kalmadan ne yapacağını ona açıklarsanız, çocuğunuzun örselenmesini engellemiş olursunuz. Oğuz Bey bunun basit bir yolu olduğunu söylüyor, söylediklerine kulak verin; “Özellikle küçük yaştaki çocuklara mayo ile kapattığı yerlerine kimsenin dokumasına izin vermemesi gerektiğini söyleyin. Israr ederse oradan gitmesi gerektiğini, gidemiyorsa da bağırıp yardım istemesini tembihleyin. Yani öncellikle çocuğunuzun bir birey olmasını, ‘ne derse yaparım’ yaklaşımından uzaklaşıp, birincil önceliğinin kendini korumak olduğunu öğretin. Çocuğun direniş göstermemesi suçluyu daha da cesaretlendirir.”
