Bu kişilerin kimlik yapıları incelendiğinde genel olarak;
Çocukluk yıllarında bulamadıkları sevgi ve güven ortamını yaşayamayan bireylerde görüldüğü bilinmektedir. Bu duygu erkelerde çocukluktan gelen bu güvensizliğin şaşmaz belirtilerinden biri olarak sürekli kendilerini kanıtlamak ve yeni kadınlar fethetmek ihtiyacını doğurur. Kadınlar ise farkında olmadan aradıkları sevgiyi ve güveni ve önemsemeyi sağlamak için birçok erkekle beraber olurlar. Bu nedenle bu sorun kötü bir çocukluk geçirmiş, parçalanmış aile ortamında büyüyen insanlarda daha çok görülür.
Gelişmiş ülkelerde değil de daha çok gelişmekte olan ülkelerde ve alt kültürlerde rastlanmaktadır. Çünkü gelişmekte olan ülkelerde alt kültürlerde iş dışında kişinin zevk alacağı imkânlar yoktur ve bu yüzden cinsellik çok abartılı algılanır.
Özellikle erkekler çok sayıda kadınla cinsel ilişki kurarak cinsel güçlerinin çok fazla olduğunu kanıtlamaya çalışırlar. Bu yolla altta yatan aşağılık duygularını saklamaya çalışırlar. Bu kendi içsel sorunlarıyla uğraşmak yerine her anı seks ile doldurmaya çalışarak zamanlarını geçirir ve gerçeklerle yüzleşmekten kaçınır, kendi içsel yaşamlarını görmezden gelerek kendi içsel sorunlarını izole ederek yaşamaktadırlar.
Aşırı cinsel istek her sosyal ekonomik düzeyde her gelir durumundaki insanlarda görülebilmektedir. Araştırmalar bu tip kadınların sosyal ekonomik yönden iyi olanlar arasında daha fazla, bu tip erkeklerin ise sosyoekonomik durumu kötü olanlar arasında daha fazla rastlandığını göstermektedir.
Bu kişilerin kendilerine hayran oldukları, kendilerini büyük gördüklerini veya bağımlı bir kişilik yapılarının da olabileceğini görmekteyiz.
Sürekli arayış içinde olan bu insanlar en ufak problemde yıkılır ve sıkıntıya dayanamazlar. Sıkıntıyı giderme adına da başka-başka insanlarla birlikte olarak rahatlama ihtiyacı içine girerler.
Genel ruh hallerinde bir gerginlik vardır. Öfkeli sinirli ve gergin tavırları göze çarpar. İşlerine konsantre olmakta zorlanırlar
Bu kişiler hayatlarında genel bir hoşnutsuzluk hissi yaşarlar.