DİYABET GİTGİDE ARTIYOR

Dünyada diyabetin geleceği üzerine araştırmalar devam ederken ülkemizde de konu hakkında projeler başlamış durumda.

Diyabet, kalıtsal ve sonradan edinilen faktörlerin etkileşimi ile oluşan insülin adı verilen hormonunun aktivitesindeki yetersizlik nedeniyle yüksek kan şekeri ve buna bağlı olarak dokularda oluşan metabolik anormallikler ile kendini gösterir. Kronik bir hastalıktır ve uzun yıllar belirti göstermeden, organ hasarı geliştiğinde kendini belli edebilir. Kontrol altına alınmadığında organ kaybı veya organ yetersizliği ve ölümle sonuçlanabilir. Kan şekeri kontrol altına alınması gereken bu kişilerde, aşırı şişmanlık yani obezite en önemli risk faktörü. Tüm dünyada 2010 yılı için tahmin edilen diyabetli sayısı 285 milyona yükselmiştir. Diyabetli sayısının 2030 yılına kadar 450 milyona çıkması bekleniyor. Bu arada Türkiye’nin yüzde 13,9’u gizli şeker hastası.
Türkiye’de ne gibi çalışmalar yapılıyor?
Diyabet ülkemizde “Halk sağlığı ve sağlık ekonomisinin önündeki yükselen tehlike” olarak görülmeye başlandı. Konunun farkında olan ve diyabetle mücadeleyi öncelikli konuların başına alan Sağlık Bakanlığı, 2009 yılında Türkiye Diyabet Önleme ve Kontrol Programı’nı (2011 – 2014) başlattı. Ayrıca dünyanın en büyük 100 ilaç şirketi sıralamasında yer alan ilk Türk şirketi olan Abdi İbrahim “Aynı Pencereden Bakıyoruz” sloganı ile diyabet pazarına girerek diyabet tedavisinde etkin ve yenilikçi çözümler sunmayı hedefliyor. Abdi İbrahim İlaç, diyabetin ve diyabet tedavisinin öneminin bilinci içerisinde yeni oluşturduğu tedavi grubunu diyabet ürünlerine ayırdı. Bu grupta diyabetli hastaların etkin şekilde tedavisine ve olumsuz sonuçların önlenmesine yönelik, eşdeğer ilaçların yer almasının yanı sıra, yeni ve yenilikçi ilaçların Türk tıbbı ile buluşturulması hedefleniyor.

BENZER YAZILAR