‘Bu kaçıncı diyetim, neden olmuyor?’ dediğini duyar gibiyim. Metabolizmanı lanetlenmiş hissediyor ve ‘sonsuza kadar diyet yapacağım ama hayalimdeki bedene kavuşamayacağım’ diyorsan, işte orada dur bakalım. Çünkü bu yazıyı senin için hazırladım.
Yazı: Diyetisyen Elvan Odabaşı
Metabolizman ile yaşadığın bu diyoloğun adı ‘diyet mobingi’. Evet, ‘metabolizmam hiç çalışmıyor’, ‘su içsem yarıyor’, ‘arkadaşımda her diyet işe yarıyor bende yaramıyor’, ‘iştahımı dizginleyemiyorum’, ‘21 gün bile şekere veda edemiyorum’, ‘mesela bir bant olsa ve ağzımı bantlasam’ gibi cümleleri sık sık aklından geçiriyorsan, kendine çok yoğun bir diyet mobbingi uyguluyorsun.
Şişmanlayan dünya, artan hatalı popüler diyetler ve tabii ki başarısız sonuçları ile haleti ruhiyemiz diyet mutsuzluğuna dönüştü ne yazık ki. Hani mutlu mutlu diyet yapacaktık biz? İdeal kilomuza ulaşırken ruh ve beden sağlığımıza da ulaşacaktık? Olmuyor, olmuyor, olmuyor! Sen de mutsuz ve umutsuz bir diyetçi olduysan, artık buna bir dur deme zamanı geldi.
Kendine Uyguladığın Mobbing
“Benim metabolizmam hiç çalışmıyor” diyerek yüksek diyet stresi yaratıyor ve diyet süresince kurduğun bu cümle ile diyetinin ömrünü kısaltıyorsun. Sen nefes alıp verdiğin sürece metabolizman çalışıyor olacak. Peki, yavaş çalışıyor olabilir mi? Bu sorunun cevabı evet ama ne kadar yavaş çalışırsa çalışsın hedefine ulaşmana asla engel olmayacak. Ruhun kadar bedenin de ağırlıklarından kurtulmak istiyor, unutma. Sadece ortak bir dil yakalaman gerekiyor. Ve bu dilin asla sert olmaması gerekiyor.
Yapman Gereken: Bedenin ile ruhun arasında sevgi dili kur. Kendini her şekilde sev. Kaybetmiş olduğun kilolar için kendini kutla. Ama kilolarını kutladığın gibi gramlarını da kutla. Kaybetmiş olduğun kiloların için ‘ya tekrar geri alırsam’ düşüncesinden uzak dur. Uzmanın yazmış olduğu diyete, “Bu diyetle beni zayıflatabilecek mi?” diye bakmaktan vazgeç. Diyet listene yorum katma. Diyetisyeninle tam bağlılık ilişkisi kur ve evet, teslim ol. Senin ideal kilona ulaşmanı en az senin kadar önemseyen birisi var karşında. Bırak; tartı, zaman, diyet ilişkisini o yorumlasın. Sen sadece diyet listeni uygula. Yediğin her yiyecekle mutlu ol. Unutma, sadece bedenin için değil ruhun için de besleniyorsun. Her hafta için stresini azaltacak bir besin seç. Hani yerken yüzünde gülümseme oluşturan bir besin… Mesela çikolata! Bu besinle diyetini keyif moduna geçir.
Tartı Mobbingi
Tartı tartı söyle bana; kaç kilo vermişim? Bu diyet işe yarıyor mu? Ödemim var mı? Yağlarım eriyor mu? Ne dersin, diyetisyenimi değiştirsem mi? Hey, karşında kafası sadece pille çalışan bir alet var! Lütfen diyet sürecinle ilgili detaylı bilgileri uzmanından dinle.
Yapman Gereken: Sana çok net bir önerim var: Diyetinin tartı tarafından sabote edilmesini istemiyorsan tartılma. Amerika’da birçok motivasyon koçu, diyet süresince danışanlarının tartı sonuçlarını onlarla paylaşmıyor. Amacın, hayal ettiğin görüntüye ulaşmak olsun. Evde tartı yerine lütfen ayna kullan. Diyet süresince tartı ve sonuçları ile ilgili tüm yorumları uzmanından dinle ve sadece onun kontrolünde tartıl.
Medya, Sosyal Medya, İnternet Mobbingi
İşte hepimizin en çok maruz kaldığı mobbinge geldi sıra. Gazeteler, dergiler, televizyon dizileri, Instagram, YouTube ve dahası… En fit, en güzel, en pürüzsüz vücutlar; en doğal, en çiğ, en diyet, en vegan beslenenler burada. İşte bu “en”lerden sana kocaman bir yumruk gibi mobbing geliyor. Uzun süredir dikkatini çekmeyen diz üstü yağlanman sana karalar bağlatıyor ve bütün internet sayfalarında diz üstü yağlanmamdan nasıl kurtulabilirim diye araştırıyorsan… Mutsuz, umutsuz günlerini bedenine uyguladığın detoks ile çözeceğini zannedip bir tıkla online detoksunu indirip beş günde üç kilo ağırlıktan kurtulmanın hayalini kuruyorsan… Hayatının en önemli kararını verip vücudunu 21 gün şekerden uzaklaştırıyorsan… En sevdiğin ünlünün kilo verme hikâyesinde kullandığı yöntemle hayatını karartan besinleri keşfetmek istiyorsan… Ünlü köşe yazarının rengârenk içeceklerinden sipariş ediyorsan ve buna beş gün dayanmak için elinden geleni yapıyorsan… Bir anda Facebook sayfana bu yılın yıldız yağ yakan besini düşüyor (hem de tablet formunda!) ve sen onu yutup yutup inceldiğini hayal ediyorsan… Sen de bu mobbinge maruz kalanlardansın.
Yapman Gereken: Hadi şimdi sakin ol ve bırak o elindeki telefonu. Bugünden itibaren sana kısa sürede büyük kilo vaatleri ile yaklaşan bütün yöntemlerden uzak dur. Çok net: Kısa sürede kaybettiğin büyük kilolar, daha büyük kilolar ile geri dönüyor ve ne yazık ki ne sen eski sen, ne de metabolizman eski metabolizman oluyor. Aldığın kilolar mevcut yağ ağırlığını arttırdığı için ve hızla kilo kaybederken ne yazık ki kaslarının da bir kısmının kaybettiğin için metabolizman artık daha yavaş. Unutma, üzerinde deneme yaptığın şey bedenin ve hatta ruhun. İkisini de bu şekilde hırpalamaya hakkın yok. 20-30 yaşında olduğu gibi 60 yaşında da bu bedenlesin ve ona çok iyi bakmalısın. Şimdi yaslan arkana, eline bir fincan rooibos çayı al ve yandaki manifestomuzu oku.
Arkadaş Mobbingi
İşte bu mobbinge bizzat sen izin veriyorsun. Hani diyete başlarken kendine diyet polisi olarak tuttuğun arkadaşların var ya, işte onlar ne yazık ki senin izninle sana diyet mobbingi uyguluyor. En basit cümle ile başlayalım: “O elindeki yiyecek diyet listende var mı bakayım?”, “Hadi kızım bu sefer bari yap şu diyeti!”, “Artık bu diyeti de uygulamazsan seninle konuşmayacağım” ve daha birçok cümle…
Yapman Gereken: Arkadaşlarını, dostlarını diyete karıştırma. Ya da kendine bu süreçte gerçekten bir partner istiyorsan, olumlama yapma potansiyeli en yüksek olanı tercih et. Ve lütfen diyete başladığını dünyaya ilan etme. Bir de yıllardır incecik olan arkadaşlarının metabolizmalarına kafa yorma. Yaradılış de, geç!
Diyet Mobbingine Hayır Manifestosu
- Diyet listemi konuştuğum tek kişi diyetisyenim olacak.
- Evde her gün tartılmayacağım. Diyet süresince sadece diyetisyenimin kontrolünde tartılacağım.
- Kaybettiğim her kilogram ve gram için kendimi kutlayacağım.
- Süreç odaklı değil, sonuç odaklı olacağım.
- Buzdolabının üzerini diyet günlüğü olarak kullanmayacağım.
- Yediğim her lokma için teşekkür edeceğim ve asla bir besine kilo verdirir ya da kilo aldırır yaklaşımı ile bakmayacağım.
- Sahip olduğum bedenim için her gün şükredeceğim ve her gün ona daha iyi davranacağım.
- Diyet dedikodularından uzak duracağım.
- Arkadaşlarımın diyet hikâyelerini dinlemeyeceğim.
- “3-5 günde 3-5 kilo” diyetlerine gülüp geçeceğim.
- Detoks, juicing ve fasting (oruç) diyetleri uygulamayacağım. Bedenimin de ruhumun da aç kalmasına izin vermeyeceğim.
- Hiç kimsenin bedenime ve ruhuma diyet şiddeti uygulamasına izin vermeyeceğim.