Doğru Koştuğunuza Emin misiniz?

‘‘Nasıl yani?’’ dediğinizi duyar gibiyiz. Ancak şöyle düşünün; altınızda zaten sürekli geriye doğru giden bir bant var. Tek yapmanız gereken olduğunuz yerde sıçrayıp, ayağınızı yine kalçanızın altına gelecek şekilde koymanız. İleri doğru adım atmak, geriye doğru akan bir yüzeye direnç göstermek anlamına gelir. Bu da sizi yavaşlatır.

Eğimi % 8’den yukarı çıkartmak, aşil tendonunun ve kalf kaslarının sakatlanmasına yol açabilir. Tabii bu sıfır eğimle koşun demek değil. Koşu bandı ayaklarınızı siz hareket ettirmeden geriye doğru çektiği için, dışarıda koşmak ile aynı etkiyi yaratmak için eğimi yüzde 1 ila 3 arasında tutmanız (yani işi biraz zorlaştırıp şartları eşitlemeniz) gerekir.

Pek çok erkek koşu bandında yürürken eğimi artırdığı zaman kollardan destek almaya çalışır. O zaman eğimi artırmanın ne anlamı kaldı? O kollar, yanlışlıkla dengenizi kaybederseniz düşmeyin diye var. Yürürken (hatta koşarken kolları tutmak) duruş bozuklukarına yol açar. Özellikle bel bölgesinde sakatlanma riskiniz oluşur.

Adım atacak ne kadar mesafenizin kaldığını görmek için kafanızı eğmek istemeniz normal. Ancak bunu çok yaparsanız kambur koşarsınız. Bu da boyun ve sırt ağrılarına yol açabilir.

BENZER YAZILAR