Doğum kontrol yöntemi olarak kullanılmak için icat edilen ilk uygulamayı icat etme süreci, Elina Berglund Scherwitzl için bir hobi projesi olarak başladı.
Higgs bozonunu keşfeden ekipte çalışan Nükleer fizikçilerden Scherwitzl, anne olmaya hazır olmadan önce hormonal doğum kontrol hapları kullanmaktan yorulmuştu.
İsveçli Scherwitzl, bir alternatif bulmak için veri işleme kabiliyetini devreye soktu.
Scherwitzl “Birçok kadın gibi genç kızlığımdan beri çok sayıda farklı doğum kontrol yöntemleri kullanmaktan yorulmuştum ve tam anlamıyla bana uygun bir çözüm bulamadım. Etkili ve doğal bir yöntem arayışımda, doğurgan olup olmadığınızı vücut ısınızdan anlayabileceğinizi keşfettim ve bu benim için gerçek bir ilham oldu” diye anlatıyor süreci.
Berglund Scherwizl, karmaşık matematik ve veri analizi kullanarak, ne zaman yumurtlayacağını tam olarak bilen bir algoritma geliştirmeye başladı. Böylece benzer “ritim” veya doğal planlama yöntemlerinden daha kesin bir şekilde cinsel ilişki sırasında koruması gereken günleri belirlemeyi başardı.
Yakından izlenen adet döngüsü
Aldığı sonuçlardan o kadar memnun kaldı ki Avusturyalı fizikçi eşi Raoul Scherwitzl ile birlikte Natural Cycles adıyla kendi şirketlerini kurdular.
Şirket, kadınların kendi vücut ısılarına dair verileri toplayarak ve adet döngülerini yakından izleyerek doğurğanlık ve doğum kontrolü ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olan bir uygulama çıkarttı.
BBC Türkçe’nin haberine göre 2014’te piyasa sürülen uygulamanın, aylık ya da yıllık abonelik ücreti ödeyen 300 bin kullanıcısı var. İngiltere’deki yıllık kullanım ücreti termometre dahil 50 sterlin. (230 TL) Şirket bu zamana dek 8 milyon dolarlık yatırım çekti ve şu ana dek 6 milyon dolardan fazla satış yaptı. Ancak bir başka bilimsel keşif olmasaydı projenin böylesine çabuk gelişip, başarılı bir uygulamaya dönüşmesi bu kadar kolay olmayabilirdi. İsveç’in Malmo kentinde yetişen Berglund Scherwitzl, İsviçre’deki CERN’de çalışıyordu ve evrenin nasıl işlediğini anlamamızda hayati rol oynayan Higgs bozonu parçacığını keşfeden ekipteydi.
Scherwitzl, “Pek çok şey tesadüf ve zamanlama. Daha yeni evlenmiştik. Deneye birkaç yıl ara verilecekti ve ben de ‘Fizik dışında bir şey yapacaksam, şimdi tam zamanı’ dedim. Eşim hep bir girişimci olmak istiyordu ve ‘Hadi, fiziği bırakıp bu algoritmayı bir uygulamaya dönüştürelim’ dedi” diye konuşuyor.
Birkaç tıbbi deneyden sonra uygulamaları Şubat 2017’de ilk kez tıp otoriteleri tarafından doğum kontrol yöntemi olarak kullanılmasına onay verilen ilk teknolojik araç oldu.
Alman denetleyici kuruluşu Tuv Sud’dan onay aldıktan sonra, AB çapında kullanım hakkını da elde etti.
