DUŞ KEYFİNİ ARTTIR

Duş ritüeline minik eklemeler yaparak zen moduna geçmeye ne dersin? WH Amerika editörlerinden Theresa o’Rourke, duş almanın zihnine ve bedenine olan etkilerini anlatıyor.

Kahkahaların bol ama kişisel alanın az olduğu bir evde büyüdüm. Rapunzel misali uzun olan saçımı bahane ederek yalnız vakit geçirebileceğim tek yer banyoydu. Sonuçta, keratinli saç maskemin saçımda en az 30 dakika beklemesi gerekiyordu. Su, saçıma değdiği anda rahatlıyordum. Üstelik süslü duş malzemelerine de gerek yoktu.

Duştayken aklımıza neden yaratıcı fikirler gelir? 

İnzivaya çekilmem için köpüklü suyun akışını izlemem yeterliydi. Duş başlığından akan suyun vücuduma çarptığında bıraktığı etki ve buhar, büyük ya da küçük tüm problemlerimi çözmek için yetiyordu. En azından üzerimdeki baskıları azalıyor, buharla birlikte görünmez hâle geliyorlardı. Düşüncelerim serbest kaldıkça vücudum nedeniyle duyduğum güvensizlik de azalıyordu. Bazıları duş almanın, rahatladığımız zaman ortaya çıkan ve mutluluk hormonu olarak da bilinen dopamin salınımını artırdığına inanıyor. Ve ben de bunlardan biriyim. Duş alırken çıkan su sesi, tıpkı yağmur gibi uykuya dalmayı kolaylaştıran beyaz gürültü oluşturur. Bu gürültü uykuya dalmayı kolaylaştırıp rüya görme evresine geçişi kolaylaştırır. Belki de neredeyse tüm yaratıcı fikirlerin ve kararların, duş alırken aklımıza gelmesinin sebebi budur.

Üniversitedeyken alan değiştirme kararımı saçımı ikinci defa şampuanladığım sırada almıştım. Ayrıca tam üç iş değiştirme kararımı da yine duş alırken vermiştim. Kendi dairemi satın aldığımda (ve yüklü bir kredinin altına girdiğimde) dekorasyona olan ilgim de arttı. Cam duş kabini, mozaik yer seramiği ve taşlarla dekore edilmiş bir banyoya sahibim. Ancak geçmişe dönüp baktığım zaman, aslında bunlara ihtiyacım olmadığını biliyorum. Gözlerimi kapatmam ve enfes çiçek kokusunu içime çekmem ve zihnimi dilediğim yere götürmem yeterli.

Bugünlerde ise asayı beş yaşındaki kızım Kat’e devrediyorum. Eskiden banyo seanslarında anne-kız olarak zaman geçirirdik. Onun yanına otururdum ve küvete doldurduğu oyuncaklarla oynardık. Fakat son zamanlarda benden küvetin suyunu boşaltmamı ve duş başlığını açmamı istiyor. Su akmaya başladığında ise “Tamam anneciğim gidebilirsin” diyor. Ben de ona gereken kişisel alanı sunuyorum.

BENZER YAZILAR