Türkiye’de anksiyete bozukluğunun görülme sıklığının son dönemde arttı. Ekinezya çayı, anksiyete, kaygı ve huysuzluk belirtilerinin azaldığını keşfetti.
Ülke olarak anksiyete seviyemizin giderek yükseldiğini söylersek yanılmış olmayız. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de 2015 yılında 43 milyon 563 bin 596 kutu antidepresan ilaç kullanılmış ve bu rakam 2016 yılının daha ilk 9 ayında 33 milyon 638 bin 916 kutuya ulaşmış. Ayrıca veriler, ülkemizdeki ruh sağlığı hastanelerinin doluluk oranının yüzde 100’e ulaştığını ve anksiyete bozukluğunun görülme sıklığının yüzde 5 ila 6 oranında olduğunu söylüyor. Anksiyete bozukluğunun psikolojiniz üzerindeki etkilerinin yanı sıra kilo aldırma ve bilişsel bozulma gibi yan etkileri de bulunuyor.
Ancak bu haberler sizi daha kaygılı bir birey yapmasın: İlacınız bir fincan çayda gizli. Budapeşte Deneysel Tıp Enstitüsü araştırmacıları, ufak bir doz ekinezya çayının içeriğinde yer alan ve beyninizdeki depresyon ve hafızadan sorumlu nörotransmitterleri koruyan bileşenler sayesinde, insanlardaki anksiyete, kaygı ve huysuzluk belirtilerinin azaldığını keşfetti.
Fakat araştırma sonucunda günlük tavsiye edilen doz 40mg ve bu da yaklaşık 30 fincan çaya denk geliyor. Bu kadar çayı içmek tahmin ettiğiniz gibi bir hayli zor olacağından günlük olarak takviye gıda kullanmak daha makul olacaktır. Ancak siz yine de demliğin gücünü küçümsemeyin. Londra’daki City Üniversitesi tarafından yapılan bir diğer araştırmaya göre, su kaynatmak ve çay demlemek stresinizi azaltarak anksiyete belirtilerinizin hiçbir yan etkiye maruz kalmadan zayıflamasına yardımcı oluyor. Yani kendinize bir bardak çay koyun ve gülümseyin. Bisküvileri yemeseniz de olur.
