EN BÜYÜK RAKİBİN KENDİNSİN: MARSEL İLHAN RÖPORTAJI

“DJOKOVIC DUVAR GİBİ”

3Hem Nadal hem de Djokovic ile karşılaştın. Aralarındaki en temel fark ne?

Djokovic çok hızlı. Şu an dünya çapında tenisin bir numarası. Beni en çok o zorladı. O kadar seri oynuyor ki, duvar gibi. Nadal sakatlık geçirdiği için eski formunda değil. Eğer günündeysen
Nadal’dan puan alabiliyorsun. Ama Djokovic bu yıl sadece dört maç kaybetti. Bu bile insanda psikolojik bir baskı yaratıyor.

Senin favorin hangisi?

Ben Federer’ciyim.

Maça çıkınca tribünlere bakar mısın?

Eskiden kim var diye çok bakıyordum. Artık hiç bakmıyorum. Sadece maçtan keyif almaya çalışıyorum.

Teniste işin sırrı biraz da saldırganlık dozunu iyi ayarlamak mıdır?

Oyuncuya göre değişir. Bazı oyuncu defansta, bazısı atakta iyidir. Ben atak oynamayı severim. Defansta kaldığım zaman genelde maçları kaybediyorum.

Raketinin sana özel bir yanı var mı?

Evet, grip (sap) kısmı. Benimki çok ince, başka bir tenisçi eline aldığında şaşırıyor, “Bu ne böyle, sanki baby grip” diyor. Ben bu şekilde daha iyi hissediyorum, o yüzden özel yapılıyor. Tenis
çok kişisel bir spor. Öyle ki, raketin sapı zamanla sporcunun elindeki nasırların bile şeklini alır.

Hatırladığın en güzel puanın hangisiydi?

Bu sene Djokovic ile oynadığım maçta güzel bir puan almıştım. Hatta telefonumda videosu var, zaman zaman izliyorum.

Unutamadığın maçın hangisi?

2009 yılında ilk defa Amerika Açık’ta tur kazandıran maç, benim için en önemli maçtı.

Çiftlerde oynamayı düşünüyor musun?

İleride, kariyerimin sonlarına doğru belki. Teklerden çiftlere geçmek çok zor. Hemen konsantre olamıyorsun. Kortun kendi alanındaki tek hakimi senken, birden biriyle paylaşıyorsun
ve hemen adapte olamıyorsun. Bir de çiftlerde çok fazla efor sarf etmiyorsun. O yüzden biraz daha yaşlandıktan sonra ancak geçebilirim.

En zayıf ve en kuvvetli olduğun yönlerin neler?

Forehand’im kuvvetli. İyi atak yapıyorum. Servislerim iyi. Backhand’im ise daha iyi olmalı.

Elinde sihirli bir değnek olsa, kendinle ilgili neyi değiştirmek isterdin?

Keşke birkaç farklı spor daha yapsaydım. Bana teniste de çok fazla katkısı olurdu. Bir de keşke karamsar olduğum, negatif düşündüğüm zamanları geri alabilseydim. İçindeyken çok karamsar baktığım pek çok olay sonra öyle gelişmedi, pozitif sonlandı.

Tenis oyuncusu olmasaydın, ne olurdun?

Pilot olmayı çok isterdim.

Tenis zengin sporu mu?

Dünya geneline bakınca evet, zengin sporu. Ama Türkiye’de sitelerde kort var, belediyeler kortlar yapıyor. Artık bu spora ulaşım daha kolay.

Profesyonel bir tenisçi ne kadar kazanır?

Yılda 30 bin dolardan, milyon dolara kadar çıkabilir. Sıralamalarına, kazandığın başarılar sayesinde kapını çalan sponsorlara bağlı olarak değişir.

Hayat motivasyonun nedir?

Adrenalin. Hayatımı heyecan içinde yaşamayı seviyorum. Bir de ilerisi için kafamda bazı projeler var, onlar beni geleceğe dair motive ediyor.

10 yıl sonra Marsel nerede olacak?

Kortta.

Diyelim ki yarın kariyerinin son maçına çıkıyorsun, ne yaparsın?

Çok üzgün olurum. O kortta çok fazla kalmak isterim. Sana bir şey söyleyeyim mi, öyle bırakmayı hiç istemiyorum. Yani planlı bir şekilde. Yarın son maça çıkacağımı bilerek, o duyguyu
yaşamak istemiyorum. Bir anda “Tamam bıraktım” derim diye düşünüyorum.

Türkiye’de tenise yeterince ilgi var mı?

Eskiye göre daha iyi. Daha çok sporcu var, turnuva var. Türkiye zaten iklim olarak spora çok müsait. Bir anda on tane uluslararası tenisçi çıkmaz ama birkaç yıl sonra sayımız artacak.

Çocuğunu tenise başlatmak isteyenler ne yapmalı?

Doğrusu 6-7 yaşlarında başlatmak. Önce grup derslerine verilmeli. Küçük yaşlarda özel antrenörle çalıştırmak yanlış. Çocuk önce grupta bu spora oyun gibi bakmayı öğrenmeli. Eğer yetenekliyse
zaten çıkacak ortaya, ondan sonra da antrenörlerin iyi yönlendirmesi önemli.

En son ne zaman ağladın?

Akdeniz Oyunları’nda. Final maçını öndeyken kaybettim. Çok üzülmüştüm.

O zaman seni kaybetmenin ağlattığını söyleyebilir miyiz?

Aslında hayvanlar beni daha çok duygulandırıp ağlatabiliyor. İçimde çok fazla hayvan sevgisi var. Sokakta gördüğüm kimsesiz bir kedi ya da köpek de beni ağlatabilir. Teniste istediğim sonuçları alırsam, hayvanlar için bir vakıf kurmak istiyorum.

HEDEF OLİMPİYATLAR

Şu an dünya 
sıralamasında 116’ncı olan Marsel İlhan, 2016 Rio Olimpiyatları’na gidebilmek için ilk 70’i hedefliyor. Şubat ayında Sofya’da düzenlenecek ATP turnuvasında, sıralamasını
yükseltmek için korta çıkacak.

BENZER YAZILAR