Kullandığın cilt bakım ürünleri artık yeterli olmuyormuş gibi hissediyor, dolgu ya da estetik işlemlere de sıcak bakmıyorsan, sana “aradığım işte bu” dedirtecek bir uygulamadan bahsetmek istiyorum.*
30’lu yaşlardan itibaren cildimiz, o güne dek ona nasıl davrandığımıza bağlı olarak değişmeye başlıyor. Sigara içmiyor, güneşten etkili bir şekilde korunuyor, iyi besleniyor ve günlük bakımını ihmal etmiyorsan, büyük ihtimalle “yaşını göstermiyorsun” cümlesini sık duyuyorsun. “Yaşı göstermek” ifadesi aslında kulağa ne kadar negatif gelse de, bir gerçeğe işaret ediyor: Artık cildin 20’lerdeki kadar elastik değil; kuruyup gerilmeye çok müsait ve tam da bu nedenle çizgilerin daha belirgin. Stresi hava kirliliği, yetersiz uyku ve sigara gibi (içmesen bile dumanına sık sık maruz kalıyorsun) faktörler de buna eklendiğinde, kan ve lenfatik dolaşımın olumsuz etkilendiği için toksinler birikiyor, cildin ışıltısını ve berraklığını yitiriyor. İşte bu nokta, anti-aging cilt bakımlarını çok daha ciddiye alman gereken nokta…
Günlük ve haftalık (maske, peeling) bakımlarına ek olarak yaptırabileceğin bir uygulamadan bahsetmek istiyorum. Uygulamayı bizzat denedim ve halen ulaştığım sonucun keyfini sürüyorum. Cildim adeta birkaç yıl öncesine geri döndü; daha canlı, elastik, dolgun ve ışıltılı oldu. Seni daha fazla merak ta bırakmadan sırrımı veriyorum: Mobilift.
*Yazı: Sibel Yeşilçay
