“Evimi tatil için oda/ev kiralama sitelerine açmak istiyorum. Kendimi serserilerden ve hırsızlardan nasıl koruyabilirim?”
Pek çok insan evinize kendi evi gibi bakacakken, bir o kadar “ev zararlısı” da pusuda bekliyor olabilir. Get Paid for Your Pad kitabının yazarı Jasper Ribbers, “Kullandığınız internet sitesinin tüm potansiyel misafirlerin kimliklerini onayladığına emin olun” diyor. Örneğin, Airbnb adlı sitede ev sahipleri, kiracılardan Facebook veya LinkedIn hesaplarında kullandıkları profil fotoğrafları ile resmi kimlik kartlarındaki fotoğraflarının uyması şartını öne sürebiliyor. Hazır konu kimliğe gelmişken, kendinizinkini de korumayı bilin. Ribbers, evde yokken önemli dokümanlarınızı güvenli bir yere saklamanızı ve beklediğiniz önemli bir kargo varsa, kargo şirketini arayarak şubeden teslim alacağınıza dair bilgi vermenizi öneriyor. İyi haber; bu birkaç basit adımı uygularsanız
evinizi büyük olasılıkla kriminal vakalardan uzak tutabilirsiniz. Kötü haberse, felaketi tümüyle savuşturmuş değilsiniz. Evinizle ilgilenen potansiyel kiracıyı, diğer kullanıcıların ne kadar oyladığına bakın.
Eğer hakkında hiç geri dönüş yoksa veya gittiği bir eve postu serdiğine dair en ufak bir ipucu görürseniz, asla anahtarları teslim etmeyin. Hepsinden önemlisi, konut sigortası konusu. Konut sigortanız varsa, evinizi geçici süreyle kiralamaya dair nasıl bir prosedürün işlediğini öğrenin. Eğer bir konut sigortanız yoksa, bazı internet sitelerinin kendi sigortalarından faydalanabilirsiniz. Örneğin, Airbnb’de bu kavram, “Ev Sahibi Garantisi” olarak geçiyor. Nadiren meydana gelen ve doğrudan misafirle çözülemeyen misafir kaynaklı hasarlarda 2.500.000 TL tutara kadar koruma sağlıyor. Konuklarınızdan geri ödenebilir güvenlik depozitosu da talep edebilir veya onlardan kendi seyahat sigortalarını yaptırmalarını isteyebilirsiniz. Eğer birileri evinizin kurallarına uymak
konusunda tereddüt ederse, ona asıl eğlencenin evde değil şehirde olduğunu söyleyin.
