KAZANIMLAR
Glütensiz bir beslenme düzeni vücudumda önemli değişikliklere yol açtı. 2 kilo verdim ve vücut yağ oranımı yüzde 7,7 azalttım. Bel çevrem 6 santimetre daraldı, kas kütlemse yüzde 3,4’lük bir artış gösterdi. Kısacası, bu diyetle çok daha formda bir vücuda kavuştum.
2011 yılında İsviçre’de yapılan bir araştırma vücut ağırlığının koşu sporunda yüzme ve tırmanma gibi sporlara göre performansı daha çok etkilediğini saptadı. Kilom daha yüksekken yerçekimine karşı daha fazla ağırlıkla baş etmek zorundaydım, bu da daha çok enerji demekti. Ayrıca vücuduma oksijen sağlamakta da zorlanıyordum çünkü aldığım her nefesin dağılması gereken alan daha büyüktü.
Bununla birlikte, bu ufak deneyimin limitlerinden de bahsetmem lazım. Bu bahsettiğim fizyolojik değişimler aslında beslenme düzenimde yaptığım başka değişikliklerin sonucunda da ortaya çıkmış olabilir. Glüteni beslenme düzenimden tamamen çıkararak glisemik indeksi yüksek, fazla kalorili karbonhidratların yerine, doğal ve glisemik indeksi düşük meyve ve sebzeler tüketmeye başladım. Daha dengeli bir beslenme konusunda bilinçlendim ve neyi, ne zaman, ne kadar yediğime dikkat etmeye başladım.
Şimdi glikoz ve insülin seviyelerim çok daha sabit; bu da enerji, ruh hali ve konsantrasyon açısından gelişim göstermemi sağladı. Ayrıca glütensiz beslenme düzeni sadece iş hayatımdaki üretkenliğimi artırmadı; antrenmanlarda da daha dinç hissediyorum ve kendimi hem mental hem de fiziksel açıdan daha çok zorlayabiliyorum. Bunu daha öncesinde başaramamıştım.