Glüten intoleransı olduğunu söylemek bu günlerde çok moda. Peki, glütensiz bir diyete gözü kapalı girmek gerçekten de faydalı mı?
Glütensiz beslenme nasıl fenomen oldu?
Gwyneth Paltrow, Oprah Winfrey, Megan Fox gibi ünlüler glütensiz beslenmenin faydalarını anlata anlata bitiremiyorlar. Glütensiz diyet; buğday, çavdar, arpa, yulaf gibi tahılların beslenmeden çıkarılmasına dayanıyor.
Bu akım son yıllarda adeta bir fenomene dönüştü. Glütensiz yaşamla ilgili birçok yayın çıktı. Aynı zamanda glütensiz ürünlerin hastalığı çağrıştıran ambalajları tamamen değiştirilerek, sağlık ve zayıflığı hatırlatacak şekilde tasarlandı. İngiltere’de yapılan bir araştırma, yetişkinlerin yüzde 20’sinin glütene alerjik olduğunu düşündüklerini ortaya koydu. Oysaki İngiltere’de glütene alerjisi olan kişilerin oranı Türkiye’deki gibi yüzde 1.
Herkes mi glütene duyarlı?
Kendi kendini glütene alerjik ilan eden bunca insan karşısında psikiyatrlar da şaşkın. Beslenme bozuklukları uzmanı Psikiyatr Gérard Apfeldorfer konuyla ilgili şöyle diyor: “Böyle bir fenomen olacağı hiç aklıma gelmezdi, gerçekten de çok hızlı gelişti.” Glüten gerçekten de bir gıda fobisi yaratacak tüm maddeleri içeriyor. Alerji testlerine fazla talep yok, teşhis konması zor, birçok hastalıkla ortak semptomları bir kişiden diğerine değişebiliyor ve uzmanlar, görmezden gelinen hasta sayısı yüzünden sürekli bir kavga halinde. Çünkü alerji her ne kadar çabuk ve anında gözle görünen bir reaksiyon olsa da intolerans, aslında daha yavaş ortaya çıkar ve hayat boyu sürebilir. Glütenin tüm tahıl ve türevlerinde ama aynı zamanda hazır gıda veya gıda takviyelerinde de bulunduğunu eklemek gerekir. Apfeldorfer bunun, besinsel komplo teorisyenlerini, sağlıklı beslenme takıntısı olan kişileri ve “sağlığa zararlı gizli madde” fantezisini beslemek için yeterli olduğunu ifade ediyor ve glüteni reddetmenin beslenmeyi fazla basite, hatta sadece siyah ve beyaza indirgemek olduğunu ekliyor. Beslenme uzmanı Dr. Patrick Serog konuyla ilgili şöyle diyor: “Tek maddenin yasaklandığı diyetler, kilomuzun bir suçlusu olduğu düşüncesine dayanır ve o maddeyi kestikten sonra insan kendini daha iyi, daha güzel ve daha sağlıklı hissetmeye meyillidir.”
Glütensiz diyet kilo verdiriyor mu?
Sağlık kelimesini anahtar olarak kullanan glütensiz diyet, zaman zaman zayıflatıcı bir şok diyet olarak algılanıyor. Çünkü gerçek veya uydurma bir intolerans maskesi altında hiçbir ekmek veya hamur işi ürüne bu diyette yer yok. “Menünden bir gıdayı çıkardığında, bu otomatik olarak kilona etki eder ama asla kalıcı bir sonuç vermez” diyor Beslenme Uzmanı Laurent Chevallier. Glütensiz diyet, yağ da kesildiğinde, hızlıca kilo verdiriyor ama tahıl desteği yine de pirinç, kinoa ve karabuğday gibi gıdalarla sağlanıyor. Yani aslında her tahıl zararlı tahıl değildir. Bu yüzden uzmanlar ve doktorlar konuya şüpheci yaklaşıyorlar, çünkü glüteni azaltmak veya tamamen kesmenin, şeker veya yağı kesmek kadar sağlığa açık etkileri olup olmadığına dair bir bulgu yok. Ayrıca Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), glütene karşı hassas olmayan kişilerin glüteni kesmelerinin beslenmelerine herhangi pozitif bir etkisi olmadığını duyurdu. Bunun yanı sıra İngiltere’deki Un Danışma Kurulu (FAB), glütensiz diyet fanatizminin endişe verici olduğunu vurguladı.
Çölyak hastalığı nasıl teşhis edilir?
Glüten intoleransı, diğer adıyla çölyak hastalığı, Türkiye’de sadece nüfusun yüzde 1’inde bulunuyor. Bu otoimmün hastalık bir beslenme hastalığı ve yetişkinlerde yıllar sonra bile ortaya çıkabiliyor. Sebepleri hâlâ tam olarak bilinmese de çölyak hastalarının genetik yapısından dolayı glüten tükettikten sonra anti-doku transglütaminaz antikorlar ürettikleri biliniyor. Ülkemizde hâlâ henüz teşhisi konmamış birçok hasta bulunuyor. Peki, intolerans testleri nasıl mı yapılıyor? Önce kanda antikor olup olmadığını öğrenmek için bir kan testi yapılıyor; testin pozitif çıkması durumunda kalın bağırsağın üst bölümüne endoskopi ve biyopsi uygulanıyor. Bazı durumlarda, bu antikorların kanda bulunmasının her zaman kesin bir anlamı bulunmuyor ve kan alındıktan sonra birçok “gizli negatif” çıkabiliyor. Bu da teşhisi zorlaştıran öğelerden sadece birisi. İntolerans teşhisi konduğu andan itibaren, tek çözüm glüteni hayat boyu beslenmeden çıkartman. Ve bu ne yazık ki söylendiği kadar kolay değil.
Kaynak: Psychologies Türkiye