İlklerin yarışları

Yarışa uygun hazırlanmak şart

Yine tatil havasında geçen bir diğer yarış da, iki senedir katıldığım Runtalya, yeni adıyla Runatolia. Benim için geçen sene ilk kez gittiğim ve ilk yarı maratonumu koştuğum yarış olma özelliğini taşıyor. Ben oraya da Hillside organizasyonuyla gitmeyi tercih ediyorum; hem giden herkesle arkadaş olmanın ve evinde gibi hissetmenin rahatlığı, hem de koşucular için her şeyin düşünüldüğü, aksamayan bir organizasyonun parçası olmak güzel.

Tercihen cuma sabahtan gidip önümüzdeki iki günü dinlenerek, eğlenerek ve şansımıza hava güneşliyse denize girerek geçirmek en güzeli. Ancak bana henüz denk gelmedi. Geçen yıl cumartesi günü Terracity AVM’de göğüs numaralarını almaya gittik. Aynı gün makarna partisi de vardı. Lezzet açısından beklentilerinizin çok yüksek olmamasını tavsiye ederim. (Koşuya yeni başlayanlar için açıklayayım: Makarna partisi, koşu öncesi karbonhidrat alımı önemli olduğu için düzenlenen bir etkinlik. Özellikle maraton koşucularının olmazsa olmazıdır karbonhidrat yüklemesi yapmak.)

Yarış pazar günü tekerlekli sandalyeli engelliler için 08.45’te, maraton ve yarı maraton koşucuları için 09.00’da, 10K koşucuları için 09.15’te başladı. Konakladığımız otel başlangıç alanına çok yakın olduğu için, yürüyerek gidip dönebilmek büyük avantajdı. Eşyalarımızı yarış kitiyle verilen, üstünde göğüs numaramızın bulunduğu çantaya koyarak vestiyere teslim ettik. Kahvaltı olarak tercihimi tahin-pekmez karışımı, sütlü yulaf, muz gibi enerji veren besinlerden ve kahveden yana kullandım. Parkur hemen hemen dümdüz; önce şehrin içinden, sonra deniz kenarından ilerleniyor. 10K’nın dönüşü 5.
kilometrede; 21.1’in dönüşü de yaklaşık 10. kilometrede. Parkur düz olduğu için ilk yarı maratonu koşmak için çok uygun. Haftada yaklaşık dört gün koşmama rağmen, yarı maratona uygun bir program izlemek yerine biraz kafama göre takıldığımdan, son 5 kilometrede bacaklarım zorlandı. Vücudum durmadan koşmaya alışkın olmadığım bir mesafenin üstüne çıkınca, haliyle tepki verdi. Ancak yarışı duraklamadan bitirdim. Hazırlandığınız yarışa uygun bir antrenman ve beslenme programına sadık kalmak; en iyi sonuç ve performans için, özellikle de en sağlıklı şekilde koşabilmek için çok önemli. Bence çok önemli bir diğer etken ise yapabileceğinizi bilmek ve kendinize inanmak.

Yarış sonrası, akşamki uçağımıza kadar vaktimizi en güzel şekilde değerlendirme zamanıydı. Otele dönüp hava elverişliyse denize girmek, değilse de hamama girip dinlenmek gibi keyif yapma seçeneklerimiz vardı. Protein ağırlıklı bir yemek, spor sonrası için en iyi tercih. İstanbul’a dönerken, bir yarışı ve sporla dolu güzel bir hafta sonunu daha mutlulukla arkamızda bıraktık. Yarışlar biter ama hazırlık ve motivasyon hep devam eder.

BENZER YAZILAR