KAFA KARIŞTIRAN ARAŞTIRMALAR

Size sunulan araştırma raporlarına hemen inanmak yerine az da olsa şüpheyle değerlendirin.

Size sunulan araştırma raporlarına hemen inanmak yerine az da olsa şüpheyle değerlendirin.
80’lerde yayınlanan meşhur bir istatistiğe göre, 40 yaşını aşmış bekâr bir kadının, bir terörist tarafından kaçırılma şansının evlenmekten daha fazla olduğu ortaya çıkmıştı. Bunun daha sonra Eva Longoria’nın seks kaseti gibi uydurmaca olduğu anlaşıldı. Rapor, geçersiz kılınan bilgiler üzerine kurulmuştu ve hesaba katmadığı şey, kadınların yüzük takmak için daha fazla beklemeyi tercih etmeye başlamasıydı. Yine de medya saldırıları kanıtladı ki, çarpıtılmış istatistikler bile hayatı etkilemeye yetiyor.

Dartmouth Medical School’da Yardımcı Doçent Lisa Schwartz, “Rakamları abartmak ya da onları yanıltıcı bir şekilde sunmak oldukça kolaydır” diyor. Bir bakış açısı edinebilmek için belgelerin orijinallerini okumak gerekir. Beş kişiyle yapılmış iki haftalık sonuçlar, hiçbir zaman tam anlamıyla kesinlik içeremez. “Mutlak risk”, bir şeyin başınıza gelme ihtimaline denir. Diyelim ki, bir araştırma bira içmenin beyin kanserine yakalanma riskini iki katına çıkarttığını açıkladı. İlk başta kulağa çok ciddi geliyor. Ancak bu hastalığa yakalanma ihtimaliniz aslında sadece 1 milyonda bir. Böylece riskin iki katına çıkması aniden çok da önemli görünmüyor. Eğer bütün başlıkları yorumlamaya kalkarsanız, başınız döner. Biz son çalışmalardan birkaçını aldık ve sizler için gerçekleri uydurmacalardan ayırdık.

Duydun mu, doğum kontrol hapları göğüs kanserine neden oluyormuş!
İddia : 50 yaşın altında çocuk doğurmamış kadınların doğum kontrol hapı kullanması, göğüs kanserine yakalanma riskini yüzde 44 arttırıyor.
Gerçek : 50 yaşın altındaki yetişkinlerde göğüs kanseri geneline bakıldığında her 100.000 kadının yalnızca 69’unda görülüyor.
Sonuç : Eğer hap kullanırsanız, 20 ila 49 yaş arasında göğüs kanserine yakalanma olasılığınız binde bir. Başka bir araştırmaya göreyse hap kullananların, kullanmayanlara göre kolon ve yumurtalık kanserine daha az yakalandığı bulunmuş.

Sonsuza dek zayıf kalmanızı sağlayan yepyeni bir ilaç!
İddia : Leptin hormonu enjeksiyonu vücudunuzu kandırarak, siz kalorilerinizi yakmaya devam edip aslında kilo kaybederken sanki hiç kilo kaybetmediği hissi yaratıyor.
Gerçek : Bu araştırma 10 haftada 10 kişiyle yapılmış.
Sonuç : Dr. Schwartz, “100 kişiden daha azıyla yapılmış araştırmalara karşı ihtiyatlı olmalısınız. 10 kişi az sayıda denekle yapılan araştırmanın bilimsel değeri olmadığı gibi inandırıcılığı da yoktur. Yıl gibi daha uzun süreli verilerle yapılan araştırmalar, çok daha güvenilirdir” diyor.

Prozac almak, doğmamış bebeğinize zarar verebilir!
İddia : Hamilelikte antidepresan almak kusurlu doğum riskini artırabilir.
Gerçek : Aslına bakarsanız bu iddia kısmen doğru. Yatıştırıcıların kullanımı, içerdiği serotoninden ötürü insanlar üzerinde bazı anormallikler yaratabilir. Ancak sorunların bununla başlaması az rastlanan bir durumdur ve risk artışı göz ardı edilebilir durumdadır.
Sonuç : Her hamilelik, yüzde 3 kusurlu doğum riski taşır. Eğer hamilelikte antidepresan alırsanız, bu kusurlu doğum riskini yüzde 1’den de az arttırır.

Kahve ve sigara, aslında insanları hastalıklara karşı koruyor!
İddia : Java purolarından içmek Parkinson hastalığına yakalanma riskinizi azaltabilir.
Gerçek : Bu çıkarım gözlemsel araştırma olarak bilinen bir araştırma türünden çıkmıştır. Yani araştırmacılar Parkinson hastalarıyla, hastalık sahibi olmayanları ortak bir paydada karşılaştırarak gözlemlemiştir. Böyle bir durumda hastalık sahibi olmayan kişi hasta olana kıyasla sigara içmeye ve kahvesini yudumlamaya daha yatkındır. Bu açıdan sigara ve kahve alışkanlığının Parkinson’u engellediğini söylemek zordur.
Sonuç : Böyle bir çalışmada kafein ve nikotin alışkanlığının insanları sağlıklı tuttuğuna ya da katılımcıları hastalıklardan koruyan herhangi bir şey olduğuna dair bir sonuca varmak mümkün değildir.

BENZER YAZILAR