Kalp krizi geçirdiğinizin farkında bile olmayabilirsiniz. Üstelik sizde kalıcı hasarlar da bırakabilir.
Kalp krizi, canınızı sandığınız kadar yakmayabilir. Hatta, Wake Forest School of Medicine’da yapılan bir araştırmaya göre, geçmişte kalp krizi geçirdiyseniz, bunun farkına varmamış bile olabilirsiniz.
9 yıllık bir süreyi kapsayan çalışmada, 9.000 kişinin klinik olarak teşhisi konulan kalp krizleri ile kişilerin farkında olmadan yaşadıkları sessiz kalp krizleri ele alındı.
Elde edilen sonuçlara göre, kalp krizlerinin %45’i “sessiz kalp krizi” idi.
Fakat sessiz olmaları, kalp krizlerinin zararsız olduğu anlamına gelmiyor.
Sessiz kalp krizi geçiren insanların %34’ü, kalp problemi bulunmayan insanlara kıyasla herhangi bir nedene olarak erken yaşta hayatlarını kaybetmeye daha fazla eğilimliler.
Söz konusu ölümlerin büyük çoğunluğu ise yine kalp krizinin kendisinden kaynaklanıyor. Çünkü, kalp krizi, kalp kaslarınıza zarar veriyor.
Kalp krizi sonrasında düzgün bir tedavi uygulanmadığında, hasar, yeni hasarlara yol açabiliyor. Üstelik bu ihtimal hiç de düşük değil.
Dahası, sessiz kalp krizini tetikleyenler sigara içmek, kötü beslenmek, yüksek tansiyon ya da yüksek kolesterol gibi risk faktörleri de olabiliyor.
Peki ne yapmalısınız? Göğsünüzün içinde neler olup bittiğini anlayabilirseniz, ileride kötü sürprizlerle karşılaşmazsınız.
40’lı yaşlarınıza ( ya da 35) geldiğinizde, eğer yukarıda sözü edilen risk faktörlerine sahipseniz ya da aile geçmişinizde kalp krizi bulunuyorsa, işin uzmanına başvurarak, aralarında EKG’nin de bulunduğu kalp testlerini yaptırabilirsiniz.
Bu, doktorunuza kalbinizin nasıl çalıştığına ve geçmişte hasar alıp almadığına dair bilgiler sunacaktır.
Eğer testlerden geçmişte sessiz kalp krizi geçirmiş olduğunuz sonucu çıkıyorsa, daha sağlıklı beslenmek, daha çok egzersiz yapmak ya da sigarayı bırakmak gibi önlemler üzerinde çalışabilirsiniz.
Doktorunuzun riski düşürmek için ilaç tedavisi uygulama kararı alması da ihtimaller arasında.