Pek çokları kilo almaya ve “kalıplanmaya” niyet ettiklerinde kardiyoya bulaşmamak için uğraşırlar ve uzak dururlar; çünkü vücutlarının katabolik bir hale geçmesinden ve bin bir zorlukla inşa ettikleri kasları kaybedeceklerinden korkarlar.
Fakat Mid Sweden Ünviersitesi’nde araştırma yüzmekten ve hatta düzenli koşulardan kaçınmanın lüzumsuz olduğunu ortaya koyuyor.
Hatta, spor salonunda o zorlu saatleri hiç saymak yerine, aslında o saatler boyunca inşa ettiğiniz kasların boyutlarını büyütüyor. 25-30 yaş aralığındaki on erkek beş haftalık bir programa tabi tutulmuş. Bir bacaklarıyla 45 dakikalık pedal çevirme ve 7 setlik diz genişletme antrenmanı yaparlarken, bir diğer bacakla sadece diz genişletme antrenmanı yapmışlar. Testler sonucu ekstra kardiyo çalışması yapanların lehine %17′ye %14′lük bir fark çıkmış.
Şurası kesin ki, dayanıklılık antrenmanlarına boğulmuş bir diyet size kas kazandırmaz; ve hatta Carolina Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre testosteron seviyenizi de düşürür. Fakat haftada birkaç kez yapılan 35-40 dakikalık bir kardiyo, eğer tüm antrenmanlarınızı karşılayacak kadar besleniyorsanız kas kitlenizi artıracaktır. Hepsinden öte, kardiyo kaslara giden kılcal damarların sayısını artırmak ve onları çalıştırmak konusunda en kestirme ve sağlıklı yoldur. Böylelikle vücuttaki oksijen sirkülasyonu ve kas yapımını destekleyen hormonların transferi de hızlanır. İnsulin duyarlılığınızı da artırarak, vücudunuzdaki her türlü işlemi ve karbonhidrat kullanımını destekler. Sonuç? Artan gelişim.