KAŞ YAPARKEN GÖZ ÇIKARMA!

Saçına yaptırdığın röfle yüzünden iltifat yağmuruna tutuldun ve biraz daha yaptırmaya karar verdin. Niyet etmişken, neden saçımın baz rengini de biraz daha açtırmayayım ki, diye düşündün… New York’taki Ted Gibson salonlarından Jason Backle, saçının rengini çok fazla açtırdığın zaman, her ay dip boya yaptırman gerektiğini söylüyor: “Saç çok fazla işlem gördüğünde kısa zamanda yıpranır ve dokusu bozulur.”

L’oreal Professionnal Inoa gibi, amonyak içermeyen bir boya kullanarak saç rengini dengeleyebilirsin. Saç renginden bir, iki ton daha koyu olan bir altın rengi seçmelisin: “Böylece saçın bir anda daha kaliteli ve yumuşak bir sarışınlığa bürünecek.” Ya da saça derinlik katmak için, koyu karamel tonlarında gölgeler attırabilirsin.

Saçını daha açık bir tona boyamak ya da röfle yaptırmak istediğinde, seçtiğin renk saçından sadece bir, iki ton açık olmalı. Altı veya sekiz haftada bir dip boya yaptırmalısın. Üst üste röfle yaptırmakta ısrar edersen aynen Playboy Malikânesi’nden fırlamış kadınlara benzersin.

Abartı…Bronzlaştırıcı krem
Nasıl oldu?  

Güneşe maruz kalmadan bronzlaşmak istedin ve piyasada bulduğun en güçlü otobronzana bulanmakta sakınca görmedin…

New Yorklu Dermatolog Jeannette Graf, Body Shop Sweet Lemon Body Scrub (29,90 TL)* gibi meyve asidi içeren bir ürünle ölü deri hücrelerini temizleyerek ten rengini açabileceğini söylüyor. Üç gün arka arkaya, 10 dakika boyunca sıcak bir banyo yapmak da renginin açılmasına yardım edecektir. New York’taki Brazil Bronze Glow Bar’ın işletmecisi Sally Blenkey-Tchassova, böylece peeling etkisini arttırarak ten rengini açabileceğini söylüyor.

Dove Summer Glow Bronzlaştırıcı Krem (31 TL)* gibi daha hafif bir ürün kullan ve gereğinden fazla işlem yapma. Blenkey-Tchassova, bu ürünün cilt tarafından hemen emildiğini ve tende dalga dalga bir görüntü yaratmadığını söylüyor.

Diş beyazlatma işlemini fazla abarttın ve sonuçta diş ve diş etlerin fazla hassaslaştı. Ya da diş beyazlatmak için dişçiye o kadar fazla uğradın ki, şimdi sen gülümseyince karşındakinin gözleri kamaşıyor…

Kahve, kırmızı şarap gibi koyu renkli içecekler tüketip dişlerindeki beyazlığı azaltmayı deneyebilirsin. Hawaiili Diş Doktoru Wynn Okuda, bu yöntemin kulağa saçma gelmekle beraber işe yaradığını öne sürüyor. Hassas dişlere özel diş macunu kullanarak sinir uçlarını rahatlatabilirsin.

Diş beyazlatma kitini en fazla altı ayda bir uygula. Profesyonel diş beyazlatma için ise senede bir kez dişçiye gitmen yeterli olacaktır. Hassas dişlere sahipsen ya da hafif bir işlem istiyorsan, fazla peroksit içermeyen bir ürün kullanmalısın. Crest WhiteStrips Premium Diş Beyazlatıcı (125 TL, Medikalsepetim.com)*, işine yarayacak. Eğer dişlerin gerçekten lekeliyse yüzde 10 peroksit içeren daha güçlü bir ürün kullan.

Kavanozdan sadece bir kurabiye alacak kadar iradeli olanlar bile, elde cımbız ile ayna karşısında dururken işi abartıp durmak bilmiyor. Böyle bir kaş alma seansının sonunda anoreksik kaşlara sahip olanlar pişman olsa da fayda etmiyor… Bunun sebebi kaş alırken aynaya çok yakın durmaktan kaynaklanıyor. New Yorklu Makyaj Artisti Troy Surratt, aynaya çok yakın duran birinin sadece kaşlarını görüp perspektif duygusunu yitireceğini, sonuçta gözüne takılan her bir kılı çekip çıkarmak isteyeceğini söylüyor.

Kaşının üst tarafını kalemle belirginleştirerek dolgunluk sağlayabilirsin. Ama yanılıp da kaşlarının altına da kalem çekmeye kalkarsan palyaçoya benzersin. Maybelline Expert Eyes Kaş Kalemi (10,99 TL)* çok kullanışlı. Rengi bir kaş fırçası ile kaynaştır, sonra da kaş jeli ile sabitle.

Kaşlarını senede iki kez bir profesyonele aldır.

Güzellik salonuna ise haftada iki kez gitmen yeterli olur. Kaşlarını kendin alıyorsan, arada bir aynadan uzaklaşıp kendine bak. Sephora Kaş Kiti (35,90 TL)* ile kaşını evde almak çok kolay.

Derleyen: Ece Çağlar