Nereden geldiği belli olmayan bir düşünce ya da tahrik edici kısa mesaj bile orgazm yolunda destekçin olabilir. Ancak modern hayat, ne yazık ki cinsel hazzın doruklarına ulaşma yeteneğinle oyunlar oynuyor. Endişe etme. Aynı anda birçok yerde olan zihninin kontrolünü eline alabilirsin.
Yataktasın ve ateşli bir seks için isteklisin. Fakat partnerin vücudunda kıvrak hareketler yaparken, senin kafanda son online alışverişinin faturasından dışarıya park etmiş otobüse ya da o son e-postayı yanlışlıkla herkese gönderip göndermediğine dair sorular dolaşmaya başlıyor. Oysa bedenin ve beynin birbirlerine yardım ediyor olmalıydı…
Seks şüphesiz ki bir takım oyunu. Ancak sizin takımdan biri, orgazm yolundaki bu oyunu sabote ediyor. O kişinin kim olduğunu gayet iyi biliyorsun küçük hanım! Evet, sen. Aslında daha açık olmak gerekirse, başka şeyler peşinde koşan aklın… Buna o kadar alışmış durumdayız ki beynimiz en özel anlarda bile birden fazla şey düşünmeyi elden bırakmıyor. Harvard araştırmacılarına göre gün içinde düşüncelerimizin yüzde 47’sinin, düşünmemiz gereken asıl konularla alakası yok. Ve bu durum, birden fazla iş yapma ve düşünme konusunda doğuştan uzman olan hemcinslerimiz için gerçekten çok daha ciddi.
Seksolog Dr. Yvonne Fullbright, bu durumu “Kadınlardan hep daha fazla şey başarmaları bekleniyor” diye açıklıyor ve ekliyor; “Sürekli iletişim hâlindeyiz. Özel hayat, kariyer ve aile arasında bir denge kurmaya gayret edip, dikkatimizi her yöne vermeye çalışıyoruz. Hayatımız ne kadar kalabalıklaşırsa, bu kalabalığı yatak odasının kapısında bırakmak da bir o kadar zorlaşıyor. Böylelikle seksin yapılacaklar listesindeki bir maddeden farkı kalmıyor.”
Bu durum kadınların seks sırasındaki tepkilerinin daha hassas olduğu gerçeğiyle birleşiyor. Aslında seks sırasında (tahrik olduğun zamanlarda) adeta gaz pedalı görevi edinen şey, aynı zamanda fren pedalın da olabiliyor (durup dururken aklına eşinin annesi gelebiliyor). Böyle olunca, araştırmaya göre zihnin sürekli meşgul olması durumunun, kadınlar için seksi zorlaştıran başlıca etmenlerden biri olması da kulağa mantıklı geliyor. Kadınlar, seks sırasında fren yapmaya erkeklerden daha yatkın.
Evrimsel olarak aslında düşünceler arasında çaba harcamadan gidip gelebilme yeteneği, “otobiyografik planlama” adı verilen, oldukça işe yarar bir yetenek. Psikolog Benjamin Baird, bu yeteneğin gelecek hedeflerini planlama ve beklenti yaratma konusunda bize yardımcı olduğunu belirtiyor. (Tam olarak bu yüzden sevişirken akşama ne yiyeceğini düşünmeye başlıyorsun.) Ama işin içine teknoloji girdiğinden beri, sihirli anları bozacak şeyleri sürekli düşünmeye başladık.
Teknoloji Uzmanı Linda Stone, yeni gelişmeleri kaçırma korkusu (FOMO) olarak hayatımıza girmiş olan bu sürekli alarm hâlinde olma durumunu, “kesintisiz dikkat dağınıklığı” ifadesiyle açıklıyor. Stone, teknolojinin cinsel uyarılma için hayati önemde olan zihin/beden koordinasyonunu bozduğunu düşünüyor: Örneğin e-posta gönderirken nefesini tutarak, screen apnoea olarak bilinen bir şey yaşıyorsun. (Evet, insanların yüzde 80’i e-posta yazarken farkında olmadan nefesini tutuyor.) Bu da sempatik sinir sistemini harekete geçirip, vücudunu kaç ya da savaş moduna, yani strese sokuyor.
Ancak aşırı meşgul bir zihin bile eski hâline dönmesi için eğitilebilir. Kanada’daki Waterloo Üniversitesi’nden Psikoloji Profesörü Christine Purdon, “Zihni meşgul eden (erotik olmayan) düşünceleri ele aldığımızda, seks hayatı olumlu seyredenlerin bu düşüncelerle daha kolay başa çıkma yöntemleri olduğunu gördük” diyor ve “Kendilerini bu düşünceleri zihinlerinden atmak için değil, ‘Bunun yerine ne düşünebilirim?’ diyerek telkin ediyorlar” diye ekliyor. Yazının geri kalanını, orgazm yolunda önüne çıkan engellerden kaçış planın olarak düşünebilirsin.
