Kolon Kanserinden Korunmanın Yolları

Acı gerçek şu ki, ülkemizde hem kadınlarda hem de erkeklerde en sık görülen 3. kanser türü kalın bağırsak (kolon) kanseri. Sinsi ve sessiz olduğu da bilinen bir gerçek. Bu nedenle de, hastaların en az dörtte birine ilk tanı ileri aşamada konuluyor. Uzmanlar ise kalın bağırsak kanserinin önlenebilir bir kanser türü olduğuna vurgu yapıyor.

İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Nurdan Tözün, 1-31 Mart Dünya Kolon Kanseri Farkındalık Ayı ve 3 Mart Dünya Kolon Kanseri Farkındalık Günü kapsamında yaptığı açıklamada; kolon kanserinden korunmanın 7 yolunu ve kritik önem taşıyan kolonoskopiyi anlattı, çok önemli uyarı ve önerilerde bulundu. İşte kolon kanserinden korunmak için dikkat edilmesi gereken 7 kural:

Beslenmenize dikkat edin: Kalın bağırsak kanseri sağlıksız beslenme ile doğrudan ilişkili. Özellikle aşırı yağlı yiyecekler, hayvansal yağ tüketimi ve kırmızı et ağırlıklı beslenme kalın bağırsak kanserine davetiye çıkarıyor. Salam-sucuk-sosis-pastırma gibi işlenmiş ve katkılı etten de kaçınmak gerekiyor. Sebze ve meyvenin yetersiz tüketimi sindirim sistemi sağlığını olumsuz etkilediğinden her gün yeterli ölçüde sebze ve meyve tüketmeyi ihmal etmeyin. Bol lifli gıda tüketmeye özen gösterin.

Sigara ve alkolden kaçının: Alkol kullanımının kolon ve rektum kanserinde artışa yol açtığı 57 çalışmada gösterilmiş. Günde 50 gram ya da daha fazla alkol içenlerde kolon kanseri riski içmeyenlere göre 1.5 misli artıyor. Alkolün yıkılması sonrası ortaya çıkan, toksik bir kimyasal olan asetaldehid hem DNA’ya hem proteinlere zarar veriyor. Alkol ayrıca toksik oksijen türevlerinin oluşması yoluyla da DNA’ya hasar vererek kanseri tetikliyor. Alkolün bileşiminde bulunabilecek nitrozamin, fenoller, hidrokarbonlar gibi kanserojen maddelerin etkisini de yabana atmamak gerekiyor. Sigara ve alkol birlikte kullanıldığında kolon kanseri riski daha da artıyor. İçerdiği nikotin ve diğer toksik artıklar ile sigara kolon tümörünün büyümesine ve kanlanmasının artarak hücre çoğalmasına yol açıyor. Özellikle karaciğer ve yemek borusu kanseri sigaranın alanına girmekle birlikte sigara metabolik artıkları aracılığıyla kolon kanserine hem zemin hazırlıyor hem de kanserli kişilerde tümörün büyümesini ve metastaz yapmasını kolaylaştırıyor.

Fazla kilolardan kurtulun: Fazla kiloların sağlık düşmanı olduğu yapılan pek çok bilimsel çalışma ile kanıtlanmış durumda. Diyabetten kalp ve damar hastalıklarına bir çok soruna yol açan aşırı kilo, kolon kanserine de zemin hazırlıyor. Örneğin 5 kiloluk bir artış kolon kanseri riskini yüzde 5 artırıyor.

Düzenli egzersiz yapın: Modern çağın insan sağlığına verdiği en büyük zararlardan biri olan hareketsizlik hızla yaygınlaşıyor. Oysa her gün en az 45 dakika tempolu egzersiz ya da haftanın en az üç günü en az 30 dakikalık düzenli yürüyüş sağlıklı bir yaşam için olmazsa olmaz kurallardan. Düzenli egzersiz kolon kanserinden de korunmada büyük fayda sağlıyor.

Tarama testlerini yaptırın: Kolonoskopi ve dışkıda gizli kan testini 50 yaşın üzerindeki herkes yaptırmalı. Ailenizde kanser öyküsü varsa daha erken yaşta yaptırın. 1. derecede akrabanızda kanser olanlar var ise, hastanın mevcut yaşından 10 yıl önce yaptırmaya özen gösterin. Çünkü ailede 1. derecede yakınınızda kolon kanseri olması kanser riskini 2-4 kat artırıyor.

Kalsiyum ve D vitaminine dikkat edin: Kalsiyum ve D vitamininin kolon kanserini önlemede etkinliği konusundaki çalışmalar çelişkili olmakla birlikte kalsiyumun bağırsağa toksik olan ikincil safra asitlerine bağlanarak onları ortamdan uzaklaştırdığı ve onların zararlı etkisini önlediği ileri sürülmekte. D vitamininin ise kanseri nasıl önlediği tam olarak bilinmiyor. Buna karşın kansere yol açan inflamasyonu (yangı) baskılayarak ve hücre çoğalmasını önleyerek anti-karsinojenik etki gösterdiği kabul ediliyor. Bu nedenle kalsiyum ve D vitamininizin yeterli olmasına dikkat edin.

Stresten uzak durun: Günümüz koşullarında stresten kaçmak kolay mı? Her ne kadar stresin kanseri tetiklemedeki rolü gösterilememişse de yoğun ve sürekli stres bağışıklık sistemini çökerterek hem enfeksiyonlara hem de kansere karşı direncimizi azaltabilir. Ancak bunu ispat edecek geniş çalışmalara ihtiyaç var. Diğer taraftan düzenli uyku da kanserden korunmada önemli rol oynuyor

 

 

BENZER YAZILAR