Erin Mitchell, 28 yaşında bir insan kaynakları uzmanı. Ve şimdi koşmanın hayatını nasıl değiştirdiğini anlatıyor!
Ne zamandır koşuyorsunuz?
Dört yıldan biraz fazladır koşuyorum, 20 Ocak 2013’te koşmaya başladım.
Başlamanızda neyin etkisi oldu?
Kilo verme yolculuğuma başladığımda, en iyi arkadaşım sadece kilo vermekten başka bir amaca ihtiyacım olduğunu biliyordu. Beni bir gece aradı ve “Yarı maraton yapalım!” dedi. Ölmekten korktum, ancak sağlıklı olmak için ciddiye almam gereken bir kıvılcım olduğuna karar verdim.
Ne sıklıkla koşuyorsunuz?
Haftada beş ila altı kez koşarım.
Rutininiz nedir?
Hafta boyunca en az dört koşu yapmaya ve hafta sonunda uzun süre koşmaya çalışıyorum. Şehrin merkezini dolaşmak için işten önce erken kalkmayı seviyorum. Erken kalkmak, günün koşuşturması başlamadan önce kasabamı görmek için iyi bir yol.
Yarışıyor musunuz? Eğer öyleyse, ne sıklıkta ve hangi tür yarışlar?
Yarışmayı severim. Yarış kariyerine yarı maratonda başladım ve şimdiye dek dokuza tamamladım. İlk yarı maratonumu yaptıktan sonra, kendime güvenimi inşa edip nihayet koşucu gibi hissetmeye başladım. Bundan sonra, 5K ve 10K koşuları yapmaya başladım-5K mesafeyi seviyorum, bu yüzden mümkün olduğunca çoğunu yapmaya çalışıyorum.
Başka spor ve aktivitelere katılıyor musunuz?
Hızımı arttırmaya çalışırken bazı çapraz egzersizler yapıyorum. Spor salonuna gidiyorum ve genel vücut ağırlığı egzersizlerimi tamamlıyorum, ancak dışarıya çıkmayı da tercih ettiğim zamanlar oluyor.
Sizin için koşmanın en tatmin edici parçası nedir?
Tek bir şeye indirgemek o kadar zor ki! Her koşu sonrası başarı hissi tatmin edici bir his. Bazen erkenden uyanıyorum; ekstra bir saat uyku çekmek istediğim zamanlarda uyumak yerine gidip koşmayı yeğliyorum. Ancak yataktan kalkma kararı aldığım zaman da pişman olmuyorum. Güne başarı hissi ile başlamak, gün boyu motive kalmak için harika bir yol.
Kilo verme yolculuğunuzu, kilonuzun öncesi ve sonrası da dahil olmak üzere anlatabilir misiniz?
Kilo verme yolculuğuma başladığımda 104 kiloydum. Önce sağlıklı yemeye başlayarak ve kalori sayarak kilo vermeye başladım. Koşmaya başladığımda, 40 kilo vereceğim ve hayatımı sonsuza dek değiştireceğime dair hiçbir fikrim yoktu. Koşmaya başlayınca, koşma ve beslenme hakkında okumaya ve araştırmaya başladım, sonra gerçek sonuçları görmeye başladım.
Yediğimiz yemeklerin bizi nasıl daha güçlü hale getirdiğini ve çalışırken nasıl iyi hissettirdiğini büyüleyici buldum. Yiyeceklere koşu için yakıt olarak bakmaya başladım, diyet ve egzersiz hakkındaki tüm bakış açım değişti. Kilo verdikten sonra, şimdi 64 kiloyum.
Kilo verme konusunda başarınızın sırrı nedir?
Ben her zaman olumlu kalmaya çalışırım. Her hafta sağlıklı beslenme açısından mükemmel bir hafta olmayacak; ve en hızlı veya en iyi koşu. Bununla birlikte, “kötü” koşular bile sizi hedefinize yaklaştırır. Bunu her zaman hatırlamaya çalışırım, böylece bir dahaki seferde koşmak konusunda olumlu düşünebilirim.
Nasıl motive kalıyorsunuz?
Rekabetçi olduğum için yarışlara katılarak motive kalacağım. Koşu ile ilgili şunu söyleyebilirim; mutlaka başkalarına karşı rekabet etmek zorunda değilsiniz; çünkü kendinize karşı yarışıyorsunuz.
İlerlemek ve büyümek için her zaman yer var; 5K’lık veya yarı maraton olup olmamasına bakılmaksızın, her yarış için hedefler belirliyorum. Bu, beni gerçekten devam ettiriyor. Her zaman daha hızlı ve daha güçlü olmaya çalışıyorum.
Aynı zamanda kocam ve ben 5K yarışlarını seviyoruz, bu yüzden umarım bir gün onu yenebilirim. Rekabetçi olduğumu söylemiş miydim?
Motivasyonla ilgili sevdiğiniz bir söz var mı?
“Sana meydan okumayan şey, seni değiştirmez.”
Bu söz, benim için çok önemli. Birçok kişi kilo vermenin ne kadar zor olduğunu bilmiyor. Her gün,, yeni bir meydan okumadır. Bu alıntı bana, yaşamı değiştiren çabaların her zaman kolay olmadığını, ancak her zaman buna değdiğini hatırlatıyor.
