Kaliforniya’da bulunan Lawrence Berkeley National Laboratory’deki Milli Koşucular ve Yürüyüşçüler Araştırma Grubu, 1991’den bu yana 154 bin koşucu ve yürüyüşçüyü takip etti. Bunun sonucunda haftada 5-10 km gibi kısa mesafeler koşmanın bile felç, kalp hastalığı, şeker hastalığı ve yüksek kolesterol riskini azalttığını tespit ettiler. Şu genel bir kuraldır: Ne kadar çok koşarsanız, risk de o kadar düşer. Araştırmada koşuyla ilgili ayrıca şunlar öğrenildi:
YÜRÜYÜŞTEN DAHA ÇOK KALORİ YAKAR
Enerjik bir tempoda yürürken bile (17 dakika 1,5 km), aynı mesafeyi koştuğunuzda (12 dakika 1,5 km) yakacağınız kalori miktarına (100kcal) ulaşmak için, yüzde 50 daha uzun mesafe gidip iki kat fazla süre harcamanız gerekir.
EKLEM VE KEMİK SAĞLIĞINI KORUR
Genel inanışın aksine, koşu osteoartrit (kireçlenme) ve eklem replasmanı ihtimaline karşı sizi koruyabilir. Çünkü vücut ayağın hızla yere vurmasına tepki olarak kıkırdakları güçlendirir ve kemik mineral yoğunluğunu artırır. Günde 2 km koşanlarda osteoartrit görülme ihtimali koşmayanlara kıyasla yüzde 18, kalça replasmanı ihtimali ise yüzde 35 daha az.
ALZHEIMER’LA SAVAŞIR
Haftada 25 km koşanlar Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin yüzde 40 oranında düşürebiliyor.
KANSER RİSKİNİ AZALTIR
Koşucularda böbrek kanserine yakalanma riskinin yüzde 40, beyin kanserine yakalanma riskinin ise yüzde 50 daha düşük olduğu görüldü.
HAYATTA KALMA ŞANSINI YÜKSELTİR
Göğüs kanserini yenmeyi başardıktan sonra dokuz yıl içinde kanserden ölme ihtimali, günde ortalama 3,5 km’den fazla koşan kişilerde, fazla egzersiz yapmayanlara kıyasla yüzde 95 daha düşük oluyor. Yürüyüşçülerde ise risk azalmadı.