6/ Bir yarış öncesi güneş kremi sürmeyi unutuyoruz. Yarış sonrası eve döndüğünüzde yanıklarınızı görmeye hazırlıklı olun.
7/ Telefonumuzu ya da GPS saatimizi sarj etmeyi unutuyoruz. Boş siyah ekrana bakmak kadar kötü bir şey yok.
8/ Egzersiz yaparken aşırıya kaçıyoruz. “Acı yoksa, o işi doğru yapmıyorsunuzdur” diye bir şey yok!
9/ Yarış alanında zaman harcıyoruz. Yeni enerji jellerini veya kahveleri denemek için uygun zaman değil.
10/ Dinlenme gününü atlıyoruz. Dinlenme günü, sadece tembeller için değil.
11/ Yarış pistinde yanımızda su taşımıyoruz. Susuz kalmanın kelime anlamı, tam da bu!
12/ Yakıt alma stratejisi belirlemiyoruz. Koşunun ortasında ne zaman jele ve enerji içeceğine ihtiyaç duyacağınızı belirleyip stratejinizi buna göre oluşturmalısınız.
13/ Toparlanma günlerinde grup antrenmanları yapıyoruz. Merdiven tırmanışı veya burpee yapmak, koşunun stresinden uzaklaşmak için iyi bir yöntem değil!
14/ Aynı rotada koşuyoruz. Biraz değişiklik yapmak şart. Sonuçta koşu, monotonluktan uzak ve hayli dinamik bir spor.