Kusursuz Farkındalık

Koşucular olarak  farkındalık kavramını bir an önce öğrenmenizde fayda var! 

“Farkındalık, hiçbir dış müdahaleye izin vermeden anı yaşama yeteneğidir” diyen meditasyon uygulaması Headspace’in kurucusu Andy Puddicombe, konsantrasyon ve farkındalık seviyenizi artırarak, daha yarışa başlamadan rakiplerinizin önüne geçebileceğinizi ve elit atletleri diğerlerinden ayıran en önemli özelliğin bu olduğunu söylüyor: “Bazı koşucular aslında kendini geçenlerden daha iyi bir koşucu olsa da, yarış günü doğru bir zihniyetle orada olmadığı için bunu sonuca yansıtamıyor.”

Yüksek farkındalık ve doğru bir zihniyetin faydası sadece yarış sırasında da ortaya çıkmıyor. Yarış zamanı dışında da bunu başarabilen sporcuların vücutlarıyla ilgili farkındalığı artıyor ve bu da doğru postür ve koşu tekniğini beraberinde getiriyor. Bu sporcuların koşu sonrası daha kolay yenilendiklerini, daha iyi uyuduklarını ve sakatlık oranının daha düşük olduğunu da söyleyelim. E daha ne olsun!

NE KADAR PRATİK, O KADAR İYİ 

Zihninizi de aynen vücudunuz gibi çalıştırmalısınız. Puddicombe, optimum kazanım için bu çalışmayı her gün tekrarlamanızı söylüyor.

1/ Koşmadan önce bir dakika oturun. Gözlerinizi kapatın ve zihninizin ve vücudunuzun rahatlamasını sağlayın. Neden koştuğunuzu ve ne elde etmeye çalıştığınızı hayal edin.
2/ Koşunuza sakin bir giriş yapın. Vücudunuza harekete alışması için zaman tanıyın. Ayağınızın altındaki zemini hissedin. Cildinize vuran rüzgar, nefes alıp verişiniz gibi diğer hislere de yoğunlaşmaya çalışın.
3/ Hızınızı artırırken tekniğinize rahat bir zihinle yoğunlaşın. Bacaklarınızı nasıl hareket ettirdiğinizi düşünmeyin, vücudunuzun zaten nasıl koşacağını bildiğini hayal edin.
4/ Zihninizi boşaltmamayı dert etmeyin. Dikkatiniz dağıldığında, tekrardan ayaklarınızın yere temasına yoğunlaşın.
5/ Koşunuz bittiğinde, bir dakika boyunca hareketsiz durun. Sadece dinlenmeye odaklanın.

“BEN YAPTIM”

42 yaşındaki koşucu ve Headspace kullanıcısı Knox Robinson, meditasyon çalışmalarının koşu performansına ciddi katkısı bulunduğunu anlatıyor: “Sessizlikte oturmayı becerdikten sonra fark ettim ki bunun bir saatlik bir koşudan hiçbir farkı yok. İkisinden de korkacak bir şey yok çünkü. Bunu anladığımdan beri yarıştaki her türlü zorlukla daha iyi başedebiliyorum.”

BENZER YAZILAR