Hiç dinlenmeden 3,8 kilometre yüzme, 180 kilometre bisiklet ve 42 kilometre koşu. Kulağa imkansız geliyor değil mi? Herkes için değil!
Mars Athletic Club’da fitness eğitmeni olarak çalışan iki spor tutkunu, Emre Apaydın ve Halil Kılıç, aynı zamanlarda eski ‘yarışmacı sporcu’ günlerinin özlemini gidermenin yollarını ararlarken tesadüfen karşılaşıyorlar. İkisi de aynı zamanlarda Ironman yarışlarına katılmayı planladıklarını öğreniyorlar ve adeta bir kader birliği yapıyorlar.
Emre uzun yıllar su topu oynamış, Halil ise kürek çekmiş. Zaten yarışmacı sporlara olan özlemleri de buradan geliyor. İşte bu özlem, bu iki adamın Ironman yarışlarına katılmaya karar vermesinde başrol oynuyor. Öncelikle bilmeyenler için biraz Ironman triatlon yarışlarından bahsedelim. World Triathlon Corporation (WTC) tarafından organize edilen ve 3,8 kilometre yüzme, 180 kilometre bisiklet ve 42 kilometre koşudan oluşan bu uzun triatlon yarışlarını bitirerek Ironman unvanı almak bile başlı başına bir başarı. Ironman yarışları her sezon birçok farklı ülkede yapılıyor. Bu yarışmalarda en başarılı olan sporcularsa 1981 yılından beri Hawaii’de düzenlenen Ironman Dünya Şampiyonası’na katılmaya hak kazanıyor. Henüz daha bir yarışa katılmış olmalarına rağmen Emre Apaydın’ın ve Halil Kılıç’ın hedefi bu.
Emre, hikayenin başına dönüyor ve bu zorlu yola giriş hikayelerini anlatmaya başlıyor: “2012’nin Ocak ayıydı. Ben eski bir su topçu olarak sporda yarışmacı ruhun özlemini çekiyordum. İşte tam bu sırada bu özlemi gidermek için en uygun yolun Ironman yarışlarına katılmak olduğuna karar verdim. Bu kararı verdikten kısa bir süre sonraysa Kanyon Mac’te fitness eğitmenliği yapan Halil’le tanıştım ve onun da aynı sıralarda böyle bir niyeti olduğunu gördüm. İşte bu andan itibaren Halil’le birlikte bir takım olmaya ve bu Ironman’e birlikte hazırlanmaya karar verdik.”
Tabii, karar vermek çok zor değil. Önemli olan bu insanüstü mücadeleyi bitirecek fiziksel performansı gösterebilecek kadar iyi hazırlanabilmek. İki isim de profesyonel olarak spor yapmış ve hayatını sporun etrafında şekillendirmiş kişiler olsa da, Ironman’e hazırlanmak bambaşka bir şey.
Halil, ilk etapta sezon içinde hangi yarışa karar verdiklerini söylüyor: “Biz Ironman’e katılmaya karar verdiğimizde Ocak ayıydı. Ancak yarışlara hazırlanmak için zamana ihtiyacımız vardı. Yazın da antrenman yapmak için daha çok zamanımızın olacağını düşünerek Eylül ayında Fransa’da yapılacak olan Ironman’e katılmaya karar verdik. İkimiz de özellikle bisiklet konusunda kendimizi çok geliştirmemiz gerektiğini biliyorduk. Uzun mesafeli bisiklet antrenmanlarını ancak yazın yapmamız mümkün olacaktı.”
ANTRENMANLAR BAŞLIYOR
Kendilerini 16 haftalık bir antrenman programı hazırlayan ikili aylar boyunca pazartesi hariç haftanın altı günü bazen tek, bazen çift antrenman yaparak hazırlanmışlar yarışa. İkili yıllardır düzenli olarak antrenman yapsalar da, Emre bu programın çok daha farklı olduğunu söylüyor: “Biz daha önceleri daha çok kuvvet ve patlayıcı kuvvete yönelik çalışmalar yapıyorduk. Ancak Ironman yarışını bitirmek için en önemli unsur dayanıklılık. Bu yüzden biz de daha çok dayanıklılığı artıran çalışmalar yaptık.”
SABAH BEŞTE, TEM’DE BİSİKLET
Geçtiğimiz yıl yolunuz herhangi bir gün güneşin doğuş saatlerinde TEM Otoyolu’na düştüyse ve sağ şeritte iki bisikletli deli gördüyseniz, bu iki sporcuyla bu sayfada ilk defa tanışmıyorsunuz demektir. Halil kendilerini en zayıf gördükleri bu branşta geliştirmek için neler yaptıklarını anlatıyor: “Günde bazen iki bazen bir antrenman yapıyoruz. Genelde bisikletleri dışarıda yaptık çünkü İstanbul’da gerçekten çok zor. Özellikle de gündüz saatlerinde. O yüzden biz sabah beş gibi buluşup birlikte TEM üzerinden Edirne’ye doğru gitmeye başladık. Tek bir antrenmanda 100-120 km kadar yol kat ediyorduk.” Sadece 15-20 kilometre gidebilmek için sabahları saatlerce trafikte kalan bizler için de ibretlik bir bilgi aslında bu. Yolların dışında bu iki isim salonda da çalışmışlar tabii ki. Emre bu hazırlıklar sırasında Ironman için özel olarak güçlendirmeleri gereken bölgeler olduğunu keşfettiklerini söylüyor: “Haftanın iki günü kuvvet antrenmanı yaptık. Özellikle de bel ve karın bölgesini çalıştırdık. Yarışta da çok faydasını gördük bu antrenmanların. Bölgesel olarak her yeri çalıştırdık ancak Ironman bize ekstra olarak güçlendirmemiz gereken yerler olduğunu gördük. Özellikle bisiklet etabında boyun ve bel kasları çok zorlanıyor. Bu yüzden bu kaslarımızı güçlendirmenin yarışta çok büyük faydasını gördük.”
“Bir Ironman yarışına katılan sporcu ortalama 7500 kalori yakıyor.”
YARIŞ ZAMANI
Zor hazırlık sürecinin ardından sonra 23 Eylül’deki yarışlardan önce tempoyu yavaş yavaş düşürerek vücutlarını bu zorlu mücadeleye hazırlayan ikiliye Ironman’e girmeden prova yapıp yapmadıklarını sorduğumda Emre’den aldığım cevap aslında bu yarışın zorluğunu da gözler önüne seriyor: “Prova yapmadık çünkü zaten Ironman’i bitirdikten sonra en az 3-4 gün yürümekte bile güçlük çekiyorsunuz. Dolayısıyla prova yapmak bizim için aynı zamanda antrenmanların sekteye uğraması anlamına gelecekti. Dolayısıyla ilk provamız aynı zamanda ilk yarışımız oldu. Ancak tecrübesiz olmamıza rağmen ilk yarış için hedeflediğimiz zamanlara ulaştık.”
MENTAL HAZIRLIK
Bu arada eğer 30’lu yaşların üzerindeyseniz ve konu limitleri zorlamaksa “Bizden artık geçti” diyorsanız, Halil Kılıç’a kulak vermenizi tavsiye ediyoruz: “Yarışlara zaten 20 yaşın altını almıyorlar. Bizim katıldığımız Fransa yarışında 20 yaşından 70 yaşına kadar birçok yarışmacı vardı. Hatta sonuçlara baktığımızda en başarılı Ironman sporcularının 30 yaşın üstünde olduğu görülüyor. Bunda tecrübe kadar mental dayanıklılığın da önemi var.”
SERÜVEN DEVAM EDİYOR
İşte tam bu yüzden bu iki adam bundan sonra katılacağı yarışlarda derecelerinin ciddi oranda yükseleceğine inanıyorlar ve hedefleri de belli: Ironman Dünya Şampiyonası’na katılmak. Emre bu konuda oldukça umutlu gözüküyor: “Bizim tek hedefimiz Ironman Dünya Şampiyonası’na katılmak. Bunun için müsabaka sürelerini düşürmemiz gerekiyor. Bunu başarabilirsek ki ben yapabileceğimize inanıyorum, ülkemizi Dünya Şampiyonası’nda temsil etmek istiyoruz. Önümüzdeki sene Haziran ve Ağustos aylarında iki yarışa daha katılacağız. Bu yarışlarda çok daha iyi dereceler alacağımızı düşünüyorum. Antrenmanlara yeni yılda tempomuzu artırarak devam edeceğiz ve yazın tamamen hazır olacağız.”
MARS ATHLETIC CLUB’IN DESTEĞİ
İki ismin de özel ve iş hayatlarından fedakarlıklar yaparak girdikleri bu zorlu yolda destekçileri yok değil. Halil Kılıç’a göre bu destek olmadan kendilerini bu yola adamanın imkansız olacağını anlatıyor: “Biz Ironman yarışlarına katılmaya karar verdikten sonra Mars Athletic Club’ın sponsor olması işimizi çok ama çok kolaylaştırdı. Çünkü Ironman’a hazırlanmak da, katılmak da maddi olarak hiç kolay değil. Eğitmen olarak çalıştığımız Mac Spor salonlarının bize bu şekilde destek vermesi sayesinde ülkemizi çok daha iyi temsil ediyoruz. Bu sene daha da iyi dereceler alarak bize destek verenleri mutlu etmek istiyoruz. Hedefimiz belli: Ironman Dünya Şampiyonası.
IRONMAN HAZIRLIK ANTRENMANI
SALI
Sabah
Bisiklet;
10 dk. ısınma 4 x (5 dakika yüksek tempo %80 5 dk. yarışma temposu 5 dk. düşük tempo)
10 dk. soğuma
Akşam
Koşu
10 km 10 dk. ısınma 3x(3×400 metre yarışma temposu 800 m yarış tempo yakalayarak aynı hızda sabit. 2 dk. set arası dinlenme.) 5 dakika soğuma
ÇARŞAMBA
Sabah
Yüzme
Isınma 4x200m serbest/pullboy çekiş/ drill/ayak
30 saniye dinlenme ile 100m-200m-
400m-300m-200-100m. 200m soğuma
PERŞEMBE
Sabah
Bisiklet w/u
15 dk. ısınma 8×4 dk. tırmanma (yarışma temposu) iniş
5 dk. soğuma
Akşam
Yüzme
w/u 300 m ısınma 10x200m (50 m sprint-
150m yarışma temposu
+20 sn dinlenme
200 m soğuma
CUMA
Sabah
Koşu 15 km; 10 dk w/u.
5x(4 dk. yarış temposu,
4 dk. yarıştan hızlı koşu, 4 dk. yarış temposu,
2 dk. soğuma)
CUMARTESİ
Bisiklet
2 saat 30 dakika yarışma temposu
PAZAR
Koşu 10 km,
Yarışma temposu.
Jogging.
5 dk. soğuma
PAZARTESİ
Dinlenme