Kadın Doğum Robotik Cerrahi Uzmanı Doç.Dr Burcu Sue Kafalı, menopoz ve cinsel yaşam hakkında merak edilenleri açıklıyor.
Hep genç kalsak değil mi? Ne güzel, hiç yaşlılığın getirdiği problemlerle uğraşmasak !!!
Ama mümkün değil. Kimsede sihirli değnek yok zamanı durduracak…Her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi cinselliğin de hormonal bazda başlangıcı var.
Buluğ çağına geldiğimizde hormonlarımızda olan artış yönündeki değişikliklerle vücudumuzda değişiklikler başlıyorsa ki bunlar mesela koltuk altında ve genital bölgede olan tüylenmeler , dış genital bölgenin büyümesi, göğüs gelişimi ve büyümesi olarak belirtilebilir. Menopoza girildiğinde ise bu gibi gelişme ve değişikliklerde gerileme meydana gelebilir. Bu sefer de hormonlardaki miktar düşüklüğüne bağlı olarak göğüslerdeki yağ dağılımı değişir, dış genital bölgedeki görünüm değişir.
Biz kadınlar aynı zamanda menopozun ilk yılların da fiziksel değişikliklerin yanı sıra uykusuzluk, iştah değişikliği ki bu kişiden kişiye değişir, bazıları iştahta artış hissederken bazılarında azalma olarak gözükür, ajitasyon anksiyete, libidoda azalması, sıcak basması gibi şikayetlerinde de bulunabilir.
Daha çok menopozun kadınlarda yarattığı fiziksel değişikliklerden ve libido azalmasından bahsedersek:
Kadının yaşına, genetik faktörlerine bağlı olarak yumurtalıktaki estrojen seviyesinin düşmesiyle menopoza giriş başlar. Bazen ne yazık ki; bazı kanser tedavileri kemoterapi ile ve cerrahi girişimler nedeni ile beklenenden çok daha erken ve aniden hormon seviyesindeki düşüklüğe bağlı olarak menopoza giriş de olabilir.
Kadınlarlar hormonlardaki değişikliği ilk olarak gün veya gece sıcak basmaları, geceleri uykusuzluk, enerji düşüklüğü ajitasyon ve libido düşüklüğü seks arzusunda düşme seklinde hissedebilirler.
Ne zamanki menopoz matur hale gelir ki bu bir seneden 5 seneye kadar değişebilir bu az önce belirtiğimiz bulgularda azalma baslar ve bu seferde dış genital bölgedeki değişikler daha belirgin olur ve kişinin kendi güvenini sarsmaya ve ikili ilişkisinde problem yaratmaya kadar gider.
Menopozda estrojen seviyesindeki azalma cinsel isteğin azalmasındaki en büyük faktörü oluşturur.
Bu zaman dilimindeki cinsel sorunların en büyük sebebi;
Hızlı yaşlanma sürecine girildiği için değişen vücut görünümü kişiye cinsel çekiciliğinin kaybolduğu hissini verebilir ( bu dönemde yağ daha çok vücudun orta bölgesinde birikmeye meyillidir ve artması çok daha zor hale gelir ) metabolizma hızındaki azalmaya yönelik değişim ile kadın çok daha kolay kilo alır ve cilt hücre bazında genel suyunu kaybeder ve elastikiyeti azalır. Genel olarak vücutta kırışıklıklar daha belirgin hal alır.
Yine yumurtalıkta hormonlarda meydana gelen azalma veya yok olmadan dolayı geri dönüşümü zor olan gözle görülür değişiklikler oluşur ki bunlarda;
- Genital bölgedeki kanlanma azalması ve kıllanmada azalma
- Büyük dudaklarda küçülme ve zayıflama
- Küçük dudak ve klitorisin küçülmesi elastikiyetini kaybetmesi, bu durum ilişki esnasından kadının kendi kişisel güven duygusunu en çok etkileyen durumdur
- Vajen dokusundaki ph değişikliğine bağlı olarak defans mekanizmasındaki azalma ve buna bağlı olarak çok daha kolay ve sık enfeksiyona yakalanmak
- Vajen kas yapısını güç kaybetmesi veya azalması ki bu da yine ilişkide vajenin yaşa bağlı olarak sıkılığını tonunu kaybetmesinin en güzel örneğidir.
- Vajende ıslanma kaybı kuruluk
- Ağrılı cinsel ilişki
- Ve en önemli değişiklik de libido yani cinsel istek arzusu kaybıdır ki bu durum kadının kötü bir kısır döngü içine girmesine sebep olabilir..
Menopoz da en sık görülen cinsel şikayetlerden bahsedeyim birazda bu şikayetlerin en başında vajendeki kuruluk ve bu kuruluğa bağlı olarak ağrılı birliktelik gelir. Böyle bir durumda kadın, cinsel isteksizlik çok rahat hissedebilir. Düşünsenize zevk almadığınız orgazma ulaşamadığınız ve üstüne üstlük ağrı da duyduğunuz bir şeyi yinelemek ister misiniz?
Tabii ki hayır iste bu yüzden geceleri bas ağrıları başlar veya bugün yorgunum bahaneleri söz sana yarın sözleri başlar…Kim olursa olsun dış ve iç genital bölgede hormon azalması ve yokluğuna bağlı meydana gelen değişiklik eğer hormon takviyesi yapılmazsa kaçınılmazdır..
Öyle ki, genital bölgede oluşan değişiklik o kadar ilerleyebilir ki, ilişki esnasında o bölgedeki deri kağıt kesiği dediğimiz şekilde kesilip kanama veya ciltte yanmalara sebep olabilir .
Kadınlara verilen sistemik veya lokal hormon desteği bu gibi değişiklikleri sınırlayabilir. Maalesef ki hiç bir şey bu değişiklileri tam olarak durduramaz ama yavaşlatıp sınırlayabilir. Bu gibi tedaviler vajen iç ve dış kısma gençliği yeniden getirebildiği gibi ayni zamanda çok ağır derecede olmayan idrar kaçırma problemini de biraz olsun düzeltebilir.
Ama hormon tedavisi ister lokal iste sistemik olsun her kez için kullanılamaz. Hasta seçiminin çok iyi yapılması gerekir ve tedavi çok düşük doz ve kısa süre yapılmalıdır, yoksa bir şeyi tamir edelim derken hastamızda çok daha kötü ve hiç istemediğimiz yan etkiler görebiliriz. 2001 yılından beri özellikle de sistemik hormon kullanımı bu gibi etkilerin geri dönüşümü için çok kısıtlı biçimde kullanılmaktadır.
Son zamanlarda menopozun kadında yarattığı etki lazer tedavisi ile de düzeltilebilmektedir. Bu tedavi ilaç veya krem tedavisinden çok daha güvenli olup tedavi suresi çok daha kısadır. Hastanın tedaviye adaptasyonu çok daha iyidir ve sonuç çok daha iyi ve kısa surede gözlenir. Lazer tedavisinden elde edilen sonuçlar vajen dokusunda yenilenme ve kuruluğun giderilmesi ve buna bağlı olarak ağrılı cinsel birleşmenin giderilmesi, vajende daralma sağlaması ve idrar kaçırmayı gidermesi gibi özetlenebilir.
Lazer tedavisi 3 kere 6 haftalık aralarla tekrarlanan bir tedavidir ve sadece 3 dakika kadar sürer. Ağrı kesici veya lokal anestezi kullanılmaz çünkü ağrılı bir tedavi değildir. Kişi aynı gün kendi günlük yaşantısına geri döner.
Yine menopoz da en sık karşılaşılan bir başka sıkıntı da libido yani cinsel istek ve arzunun azalmasıdır. Bu durum yine hormonlardaki azalmaya veya kişinin kedini yaslanmaya bağlı yeterli hissetmemesi, dış genital bölgedeki istenmeyen değişiklik, ağrılı ilişkiden veya kişinin genel enerji yoksunluğundan kaynaklanabilir.
Bazen de yaşa bağlı olarak ortaya çıkan bazı hastalıklarda isteksizliğe sebep olabilir. Örneğin, eklem problemleri, seker hastalığı yüksek tansiyon veya genel anlamda kendini yeterli hissetmemek isteksizliğe sebep olabilir.
Libido düşüklüğü yaşayan hastalarımız içinde yaptığımız bazı tedaviler vardır, yine hasta seçimi ve libido düşüklüğünün ana sebebi bulunmalı ve ona göre kişiye tedavi seçenekleri sunulmalıdır.
Bu tedavi yöntemleri içinde bu günlerdeki en popüler olanları libidoshot, yani libido iğneleridir ki bu sadece kadınlar uygulanan bir tedavi değildir. Bu tedavi hem kadın hem de erkeklere uygulanan bir tedavidir. Sonuç çok çabuk görülür ve etki bittiğinde hastalarımız yeni enjeksiyonlarını yaptırmak için daha kliniğimiz açılmadan kapıda beklerler 🙂
Diğer bir tedavi şekli ise climaxxshot denilen orgazm iğneleridir. Bu enjeksiyonlar vajen/klitoris ve g noktasına yapılır ve vajen girişindeki kanlanmayı ve yenilemeyi artırır. Enjeksiyon yapılan bölgeyi daha bir hassas ve canlı yapar ki bu da kişinin hassasiyetini arttırır ve zevk almasını, orgazma ulaşmayı kolaylaştırır.
Bir başka tedavi yöntemi de ilaç tedavisidir, bu dünyada daha çok yeni bir tedavi şeklidir. Sadece 2 iki ay önce onay almıştır. Amerika da bile çok sayılı doktor tarafından reçete edilmektedir. Ben Chicago’da hastalarıma bu tedaviyi uyguluyorum ama bilmiyorum henüz Türkiye’de bu tedaviyi uygulayan doktor var mı? Bu ilaç ayni zamanda halk arasında kadınlar için viagra olarak dilden dile dolaşmaktadır, fakat çalışma mekanizması erkeklerin kullandığı viagra gibi değildir. Bu ilacın kadınlarda etki edebilmesi için her kullanılması gerekir. Yani erkelerdeki gibi hop bir ilaç al ve bir saat sonra sonucu gör!! Öyle değil …Biz kadınlar çok daha komplike ve bir o kadar da hassas yaratıklarızdır…. Kadınlarda cinsel hayattaki arzu 30’lu yaşlarda yükseliş yapar 40’da ise tam kıvamına gelir .. Bu ise erkeklerde terstir, yani 20 li yaslarda bir erkek durmadan sevişmek ister 30’ da bu azalmaya yönelir 40 ‘da ise sertleşme veya ereksiyon problemleri yaşamaya başlarlar…. Şu unutulmamalıdır ki; kadınlar hangi yaşta olursa olsun, önce ne istediğini ne zaman ve nasıl isteğimizi bilmemizi öğrenmeliyiz ….
Doç. Dr. Sue Burcu Kafalı
Detaylı bilgi için www.burcusuekafali.com
