Nike Air Presto, tasarımının ilk anından itibaren performans ayakkabısı kategorisine yeni bir boyut kazandırdı. Tasarım sürecinde “Shady Milkman” ve “Rogue Kielbasa” gibi takma isimlerin düşünülmesi çığır açan bu koşu ayakkabısına sıra dışı özellikler katan dokunuşlarla gerçekleşti. Giyildiğinde ayağı sihirli bir şekilde saran Presto’nun kimlik kazanma hikayesi spor stiline farklı bir boyut kazandırıyor!
1996
O dönem ayakkabı geliştirme pozisyonunda çalışan Nike Sporcu İnovasyonları Kıdemli Direktörü Tobie Hatfield “Bir üretim toplantısı için Güney Kore’deydim, Herkesin eline yeni satışa sunulmuş birer ayakkabı verdiler. Ayakkabıyı ayağıma giyip ayağa kalktığımda bilek kısmı iyice esnedi” diyerek ayakkabının ayağında yarattığı ilk izlenimi paylaşıyor. Bu mükemmelliğe bir adım uzak olma durumu Hatfield’a daha öncesinde bir odak grubuyla yaptığı çalışmayı hatırlattı. Katılımcı sporcular kendileri için iki özelliğin çok önemli olduğunu vurgulamışlardı. İlki ayakkabının ayakla muazzam uyumda olması. ikincisi, bir terliğin onlara sunduğu konforun aynısını sağlayan bir spor ayakkabısı olmasıydı.
Hatfield mükemmel uyum ve konfor sağlayan bir ayakkabı tasarlamak için işe koyuldu. Çalışmaları sonucunda “V-notch” adını koyduğu bir model için taslaklar çıkardı. Ayağa uyumu iyileştirmeye yönelik, ayak bileğinin etrafını sarmalayan bir prototip üretti. “Prototipi giyip koşu denemesi yapmak istemedim çünkü tarafsız eleştirinin önemli olduğunu düşünüyordum. Bu nedenle bir meslektaşımdan ayakkabıyı denemesini istedim. Yalnız kafamı kurcalayan bir nokta vardı: prototip benim ayak numarama göre yapılmıştı fakat iş arkadaşım benden iki numara daha büyük giyiyordu.” Bu konuda Hatfield’ın endişe etmesine hiç gerek kalmadı. Testi yapan meslektaşı bu durumun farkına varmadı. Tersine ayakkabının ayağına küçük olduğunu söylediklerinde oldukça şaşırdı. “Topuğu kavrama konusunda yapılan geliştirmeye ek olarak V-notch, bilekteki gerilmeyi hafifletmiş, ayakkabının büyümesine yardımcı bir etki yaratmıştı.”
Prototipin bu performansı büyük bir rahatlama yaratmıştı. Eğer bir koşucu iki numara küçük bir ayakkabıyı giyip koşabiliyorsa belki de Nike numaralandırma konusunu yeniden düşünmeliydi. ” T-shirt’lerde yarım boy yapmıyoruz; Small, Medium ve Large yapıyoruz, arası yok. Aynı şeyi ayakkabı için de denesek nasıl olurdu? Sporcuya bir numara aralığı verilseydi ne olurdu? “
