Kaybolup Gitmesin
Diyelim ki bu kez gerçekten çok yaklaştın… Ve tam da bu sırada telefonun ısrarlı bir şekilde çalmaya başladı. Açmasan bile aklın kimin aradığına takıldı bir kere… Ya da birden kapıda bir anahtar döndü ve ev arkadaşının “ben geldim!” diyen sesini duydun… The Ripple Effect: How Better Sex Can Lead to a Better Life kitabının yazarı Psikiyatrist Gail Saltz, böyle anların orgazmı tamamen kaybettiğin anlamına gelmediğini belirtiyor: “Zaten doruk noktasına yaklaşmışsındır, zaman ayırırsan yine aynı noktaya ulaşabilirsin.” Solot ise, kendine zaman tanımanı söylüyor. Birkaç dakika mola verin, sonra yeniden başlayın. İşte bizim tavsiyelerimiz:
İLGİNİ ONA YÖNELT:
Mantığa aykırı mı? Hayır. İlgini kendi bedeninden uzaklaştırıp birlikte olduğun kişiye yönelttiğinde, onun ne kadar tahrik olduğunu görebilirsin. Böylece sen de tekrar arzu duyacaksın.
ŞEFKATLİ OL:
Birbirinize sarılmaya zaman ayırmalısınız. Biraz şefkat, cinselliğin mantığına aykırı değildir. Yumuşak öpücükler ve dokunmalar, finale ulaşma baskısını ortadan kaldırır ve daha kolay orgazm olmanı sağlar.
FANTEZİLERİNİ ANLAT:
Saltz, seks uzamaya başladığına kadınların, partnerinin sıkılacağını zannettiğini söylüyor. Bu düşünce de orgazmı engelliyor. Tahrik olmaya başladığında ona fantezilerinden bahset. Bunun sana yardımcı olduğunu fark ettiğinde büyük bir zevkle sohbete katılacaktır.
