VE MARATON REKORU GELİŞTİRİLİR
Gördüğünüz gibi, sadece birkaç saat süren basit bir deneme değildi bu. Nike yetkilileri bize bu hazırlıklar konusunda bilgi verirken, üç koşucu son uykuları için odalarına doğru yürüyordu. Artık her şey hazırdı. Koşucularla birlikte biz de odamıza döndük. Saatimi 03.30’a kurup, 04.30’da Monza pistine yola çıkmak üzere otobüse bindiğimde hâlâ beni neyin karşılayacağının farkına varmamış, koltukta kestirmeye çalışıyordum. 45 dakikalık yolculuk sonrası tarihi Monza pistinin girişine geldiğimizde ufak ufak işin boyutu da değişmeye başladı. Evet, bir gün evvel Breaking2 tanıtımı için de buradaydık ama insanlar sağda solda geziyor, sohbet ediyor, sorular soruyordu. Şimdi ise gazeteciler, az sayıda seyirci ve biz Nike davetlileri karanlıkta girişin yolunu tutmuş, fazla konuşmadan ilerliyorduk. Piste yaklaştığımızda dün olmayan start noktasını, koşu hattının yer marker’larını, sessiz sedasız çalışan görevlileri gördük. Vakit yaklaştıkça yapılan anonslarla heyecanlı bekleyiş sürerken, dakikalar sonunda geçmiş, start planlandığı gibi 500 metre geriden başlamıştı. Karanlığın içinden gelip geçecek koşucuları beklerken, “Bu tarihi bir an ve ben buradayım” diyordum.
Önümüzden Kipchoge geçiyordu, Tadese geçiyordu, Desisa geçiyordu! Ve önlerinde mütemadiyen değişen pacer’lar, bisiklet üstündeki Nike Oregon ekibi, diğer tarafta bu tarihi günü belgeselleştiren National Geographic ekibi… Ve her önümüzden geçişlerinde elimizdeki çanları deliler gibi sallayan, haykıran, alkış tutan bizler. Gün ağarmış, 2-3 saatlik uykuyla geçen gece unutulmuştu; gözümüz bir geri sayan saatte, bir geçen atletlerdeydi. Breaking2 girişiminde yer alan koşucular, iki saatlik maraton bariyerini kırmak için Monza’da tüm güçleriyle mücadele ettiler. 2:00:25 ile koşuyu tamamlayan Kipchoge, dünya rekorundan 2 dakika 32 saniye önce gelerek rekoru kırarken, kendi rekoru olan 2:03:05 süresini de geliştirmiş oldu. 2:06:51 ile koşuyu tamamlayan Tadese ise 3:50 saniye erken gelerek kendi rekorunu yeniledi. Desisa ise koşuyu 2:14:10 ile tamamladı. Yarışın başından itibaren hepimiz Kipchoge’nin farklı olduğunu hissediyorduk. Ve o da bu farkı 2:00:25 ile gösterdi! Müthiş bir rekordu bu. Maraton bittikten sonra o fazladan 25 saniyeyi dert etmedi. Onlarca sene sonra öngörülen netice karşımda koskocaman duruyordu. Sabahın körüydü hâlâ. İtalya’da Monza pistinde koşu tarihinin en önemli hikâyelerinden biri gerçekleşmişti. Süreler önemli değildi, insanın yapabileceklerinin sınırının olmadığı herkese gösterilmişti, zaten hedef de buydu.