SAÇIN RUH HALİNİ ETKİLİYOR MU?

Saç modelini ister günaşırı, ister 10 yılda bir değiştiriyor ol; araştırmalar saçından duyduğun memnuniyetin bütün duygu dünyanı etkilediğini gösteriyor. Sağlıksız alışkanlıklarını bırakmaya ve pozitif değişimlere hazır mısın? O hâlde okumaya devam et.

Kadınların, saçını çok önemsediği bilinen bir gerçek. Ama anlaşılan o ki, bu duygusal bağlılık sadece dış görünüşle ilgili değil: Güzelliğin kadınlar üzerindeki psikolojik etkileri üzerine çalışan New Yorklu Psikolog Vivian Diller, “Saçımız, yüz hatlarımızın görünümünü ciddi şekilde etkiliyor. Bunun yanı sıra, kendimizi daha iyi hissetmek adına kolayca değiştirebileceğimiz nadir parçalarımızdan biri” diyor.

Aslına bakarsan, Fransa’daki L’Oréal Araştırma Merkezi’nde çalışan araştırmacılar, saçına verdiği yeni modeli beğenen kadınların, kuaförüne uğramadan önceki ruh hâline oranla kendini daha az stresli, daha kendine güvenli ve keyifli hissettiğini söylüyor.

Ne yazık ki, saçın tam tersi etkide de bulunabiliyor: Pantene’in yürüttüğü ve Royal Society of Medicine Press dergisinde yayımlanan ankete katılanlar, saçının kötü olduğu günlerde kendini daha kötü hissettiğini söylemiş. Dahası, Styleseat.com’un düzenlediği bir diğer anket, kötü bir saç kesimi yaptırdıktan sonra göz yaşı döken kadınların oranının yüzde 60 olduğunu gösteriyor.
Duygulardaki bu gelgitler, saç takıntısına işaret ediyor olabilir. Diller, “Kadınlar ya güvenli bölgede sıkışıp kalıyor ya da görünüşünü değiştirme çabası yüzünden saçıyla devamlı oynuyor” diyor. Yani, ya saçımızı sürekli olarak farklı renklere boyuyoruz ya da yıllar boyunca tek bir modelde takılıp kalıyoruz. Ama gerçek şu ki, tek bir model saplantısından kurtulmak modunu -ve de çekiciliğini- arttırıyor. Eğer bunlardan biri senin ya da foliküllerinin canını sıkmaya başladıysa, tavsiyelerimizi dinle.

 

HER GÜN ATKUYRUĞU YAPIYORSUN
Saçını açık bırakman, tıpkı işe giderken balo kıyafeti giymişsin gibi baş döndürücü bir etki yaratır.
Atkuyruğu yoga pantolonu gibidir: Kolaydır, rahattır ve kolayca bağımlılık yaratabilir. Tek bir modele saplanıp kalmamak için kendine neden atkuyruğunda ısrar ettiğini sor. Saçını yıkamadığın için mi? Saç diplerine kuru şampuan sıkıp, uçlarına da parlatıcı bir serum uygulayarak hızlandırılmış bir bakım yapabilirsin. Kuaförün saçını berbat mı etti? Öyle bir durumda, saçını daha güzel gösterecek ve çok amaçlı kullanabileceğin uzun kesim bob stilini tercih et. Suave Professionals markası için çalışan Saç Stilisti Marcus Francis, “Köprücük kemiğinde biten bu model, tüm saç tiplerine uygun. Saçını açık bırakma veya farklı modeller deneyebilme özgürlüğü veriyor. Üstelik hâlâ atkuyruğu yapma şansın var” diyor.

Maaşının yarısını saçını fön çektirmek için harcıyorsun.
Fön çektirmek için yüksek miktarda para ve zaman harcamak pek sağlıklı değil. Öyleyse, saçını biraz kendi hâline bırak. New York’taki Warren Tricomi Güzellik Salonu’ndan Saç Stilisti Alan David, “Sarah Jessica Parker’ın bukleleri ya da Gisele Bündchen’in dalgaları gibi birçok güzel ve ikonik saç stili, saçın doğal dokusundan ilham alıyor” diyor. Saçının doğal hâli hafif dalgalı mı? Eğer onu tamamen doğal hâline bırakmaktan hoşlanmıyorsan, yalnızca tepe ve ön kısımları düzleştirmeyi deneyebilirsin. David’e göre, saça kısmen fön çekmek hem zaman kazandırıyor, hem de saç boyu ve uçları biraz dinlenme imkânı buluyor. Saçın kıvırcıksa da, bırak buklelerin dağılsın.

Birisi saçında beyaz tel olduğunu fark ediyor, sen de bu yüzden kuaförüne daha sık uğramaya başlıyorsun.
İkinci beyaz saç telin çıkar çıkmaz saçını mı boyatıyorsun? O zaman bazı şeyleri temelden değiştirmenin zamanı geldi. Matrix’in Saç Stilisti George Papanikolas, “Eğer saçın koyu renkliyse ve yarısından fazlası beyazladıysa, ana rengini bir ya da iki ton açmalısın. Böylece alttan çıkanlar daha az belli olacak” diyor. Yıkanınca çıkabilen kapatıcı ürünler, saç boyama periyodunu iki hafta daha uzatabiliyor. Golden Rose Gray Hair Touch-up Stick’i deneyebilirsin. (11,01 TL; Goldenrosestore.com.tr). Ayrıca evde uygulanan saç boyama kitleri, kuaför ziyaretlerini yarıya indirmene yardımcı olur. (Çok koyu bir sonuçla karşılaşmamak için kendi saç renginden bir ton açığını dene.)

SAÇ KESİMİNİ DEĞİŞTİREMİYORSUN
Yeni bir modele geçmek istiyorsun ama yüz şekline ya da saç dokuna uymayacağından korkuyorsun.
Bob kesim, kırpık ya da pixie gibi saç stillerini gözüne kestirenlere güzel haberlerimiz var: Bu yepyeni kısa saç kesimleri neredeyse herkese yakışıyor. Kuaförünle beraber modelleri gözden geçirebilir, hatta seninle benzer saç yapısı ve yüz şekline sahip olan ünlülerin fotoğraflarından yardım alabilirsin. Örneğin Francis, çene hizasındaki bob kesim küt saçların çoğu yüz şekline uyacağını söylüyor. Üstelik kısa olsa da bu kesim birçok saç tipine uygulanabiliyor (yalnız kıvırcık saçta biraz fazla hacimli bir görünüm yaratabiliyor). Maskülen saç kesimlerinden ilham alan modeller ise, düz saç ve küçük bir surata sahip olanlar için harika bir seçim.

Röfle yaptırmaya bayılıyorsun.
Diller, sarı saça sık rastlanmayan bölgelerde, röflelerinin seni daha dikkat çekici yaptığını söylüyor. (Birçok Türk kadınının neden röfle hayranı olduğunu şimdi anlıyoruz.) Eğer içindeki Şirine’yi dışarı çıkartmak için can atan bir esmersen, saçının rengini çok açtırmanı tavsiye etmiyoruz. Bu hem doğal güzelliğini örtüyor hem de saçına zarar veriyor. Ayda bir röfle yaptırmak yerine mevsim değişimlerini bekle. Papanikolas, en yüksek etki ve en düşük masraf için saçın yalnızca ön ve arka kısımlarının rengini açıyor. “Saçına en çok övgü alan müşterilerim yılda sadece dört kez röfle yaptıranlar” diyor.

UZUN SAÇI GÜVENLİ BİR BATTANİYE GİBİ KULLANIYORSUN
Saç boyunu kısalttığında kendini çıplak hissediyorsun.
Sevgili Rapunzel, eğer yüzündeki beğenmediğin bölgeleri (çıkıntılı bir burun veya dolgun yanaklar gibi) kapatmak için uzun saça takılıp kaldıysan, bundan vazgeçmenin zamanı geldi. Çünkü ucu bucağı belli olmayan saçların, yüzünü aşağı çekerek aslında bunun tam tersi bir etki yaratıyor. Saçını birkaç santim kısaltarak, göğüs hizandaki bir uzunlukta bırakabilirsin. Ardından kuaförün, makasla köprücük kemiklerinden başlayan, uzun ve yüzünü çevreleyen katlar yaratabilir. Alterna Haircare’in Küresel Yaratıcılık Başkan Yardımcısı ve Saç Stilisti Ric Pipino, “Bu uzunlukta saça sahip her yaşta kadına hayran kalıyorum. Ayrıca katlar, saçın ön kısımlarını tamamen feda etmeye gerek kalmadan yüzü açıyor” diyor. Bonus ister misin? Bu kesim sayesinde yıpranmış, kurumuş ve dağınık saç uçlarından da kurtulmuş oluyorsun.

BENZER YAZILAR