Koşmaya Başlayan İstanbullunun Karnesi
“Hayatınızı koşu eksenli yaşamaya başladığınızda; pazarları bile daha erken uyanırsınız. Çünkü yatakta geçireceğiniz vakitte, sizi dışarıda nelerin beklediğini keşfedersiniz. Bu motivasyonu sizin gibi koşan insanların çevrenize daha çok toplanmasında bulursunuz. Bilirsiniz ki, sabah antrenmana çıktığınızda size eşlik edecek biri mutlaka olacaktır.
– Koşu kıyafetlerinizin ve ayakkabılarınızın sayısı gün geçtikçe artar. Çoğu zaman işe bile koşu ayakkabısıyla gittiğinizi gören arkadaşlarınıza ilham kaynağı olursunuz.
– Kahve ile aranızda farklı bir ilişki gelişir. Koşu ve kahve ikilisinin çok iyi geçindiğinin farkına varırsınız. Koşuları favorikahvecinizde bitirmeye özen gösterirsiniz.
– Gününüzü, haftanızı ve ayınızı koşu odaklı planlamaya başlar, iş yerinde de daha dikkatli ve üretici olursunuz. Arkadaş grubunda anlatacağınız hikâyeler çoğalır. Sırf koşmaya gitmek için dünyanın bir ucuna seyahatler planlarsınız. Hayal gücünüz ve yaşamı algılama biçiminiz değişir. Çünkü son sürat otomobillerle geçtiğiniz yolların içinde nefes almaya; o yolları, sokakları ve caddeleri yaşamaya başlarsınız. Bu da şehrinizi daha çok sahiplenmenizi sağlar.”
