Bazı koşucular da koşarken şeker almaktan kaçınıyorlar çünkü sindirim sisteminde sıkıntı olmasından endişeleniyorlar. Çok fazla şekerin (ve/veya diğer karbonhidratların) mide bulantısı gibi sindirim semptomlarına yol açabileceği doğru ama Jeukendrup, çoğu sindirim probleminin egzersiz kaynaklı meydana geldiğini söylüyor. Yani sindirim sorunu olanlar, sindirim sorununu
yaşar; su, karbonhidrat almaları veya hiçbir şey almamaları fark etmeksizin.
Hatta şekerin diğer besinlere kıyasla mide problemlerine yol açma ihtimali daha düşük. Örneğin koşucuların şekere alternatif olarak yöneldikleri orta zincirli trigliseritler bunlardan biri. Koşucuların sporcu içeceği ve jellerdeki şekere dair endişelendikleri bir diğer nokta da, kilo alımına yol açması. Ancak bir araştırma, egzersiz sırasında karbonhidrat kalorisi almanın, sonrasında alınan karbonhidrat miktarını düşürdüğünü gösteriyor. Colorado State Üniversitesi tarafından yapılan çalışmada, antrenman sırasında karbonhidrat alan katılımcılar, sonrasındaki öğünde gönüllü olarak 94 kalori daha az tükettiler.
“Şeker konusunda çok fazla kafa karışıklığı var ve her geçen gün daha kötüye gidiyor” diyor Jeukendrup. Umarız ki, burada paylaştığımız kurallar konuya biraz açıklık getirmiştir ve az şekerli kahvenizi suçluluk hissetmeden içebileceksinizdir.
