“Bu sıcakta da koşulur mu” diyorsan, okuyacakların fikrini tamamen değiştirecek.
Sıkıntılı geçen kış aylarından sonra, şimdi de yaz mevsiminin sıcağından şikâyet etmeye mi başladın? Temponu yavaşlattığı doğru; 12 derecenin üzerine eklenen her 10 derece sıcaklıkta, yüzde 1,5 ila 3 oranında tempon düşüyor. Kapıdan çıktığın an terlemeye başladığın bir günde koşmaya hevesli olmakta zorlanacağın da doğru. Ama kavurucu sıcaklıkta antrenman yapan bir koşucu, sonbahar yarışlarına yüksek bir performansla hazırlanabilir.
Koşu antrenörü ve fizyoterapist Janet Hamilton, vücudun sıcak havalarda serinlemek için başvurduğu taktiklerden birinin, derinin yüzeyine kan pompalamak ve kanın ısısının havaya karışmasını sağlamak olduğunu söylüyor. Bu soğutma işlemi, koşarken size oksijen sağlayan kanı çalışan kaslardan uzağa yönlendirir. Bu yüzden vücudun, antrenmanın ve bu işlemin gerektirdiği birbirine zıt ihtiyaçları karşılamak için daha fazla kan üretir. Ve bir kez terlemeye başladın mı, kasların bundan zevk alır hale gelir. O andan itibaren Peter Pan gibi uçtuğunuzu hissedebileceğini söyleyen Hamilton, “Eğer kişisel rekorunuzun neredeyse eşiğindeyseniz, yaz antrenmanları rekoru kırmanızın anahtarı olabilir” diyor. Hedefin bu olmasa bile, yaz aylarında antrenman yapmak bazı avantajlar sunar. Yaz koşuları için ihtiyacın olan motivasyon işte bu avantajlarda gizli.
