Sıvı Alımı

Vücudunuz ancak barındırdığı sıvılar bir uyum içindeyse etkili bir şekilde çalışır. Dengeyi kurmak için bu sıvı alımı efsanelerinden kaçınarak sağlığınızı güçlendirin.

EFSANE #1

Sıvı alımı, su içilerek ulaşılan günlük bir hedeftir. Sıvı alımı dengeniz, terlemenize, beslenme düzeninize, yüksekliğe ve hatta neme bağlıdır. ABD Triatlon Antrenörü Diyetisyen Kim Schwabenbauer, sağlıklı bir beslenme düzeninde yüzde 20 oranında bir sıvı alımının söz konusu olduğunu belirtiyor. Sıvı tüketiminizi artırmak için atıştırmalık olarak karpuz, greyfurt, salatalık, brokoli, elma ve üzümü tercih edin. Bunun yanında suyunuza kırmızı meyveler, limon, kivi, ananas ve portakal ile doğal bir aroma da kazandırabilirsiniz. Çalışmalar, içeceğiniz aromalı olduğunda daha fazla içtiğinizi gösteriyor.

EFSANE #2

İyi bir sıvı alımı olmadan sağlıklı olabilirsiniz. Ufak çaplı su kaybı dahi genel sağlığınızın yanı sıra fiziksel ve bilişsel performansınızı etkileyebilir. Hücrelerinizin mutlu bir şekilde bol sıvı içinde, bir havuzda yüzdüğünü hayal edin. Sıvı kaybı kan dolaşımınızdaki sıvı miktarını azaltır. Bu da kalbinizin daha fazla çalışmasına neden olur, vücudunuzun kendi kendini soğutma kabiliyetini sınırlar ve kaslarınızın zamanından önce yorgun düşmesine sebep olur. Kanınız yoğun bir hâl alır, daha ağır, yapışkan ve kıvamlı olur. Bu nedenle sıvı alımını göz ardı etmeyin, buna dikkat edin.

EFSANE #3

Tuzlu yiyeceklerden kaçındığınız sürece sorun yaşamazsınız. Sodyum düşmanınız değildir. Hayatta kalmak için bu besin değerine ihtiyacınız var ve vücudunuz bunu kendi kendine üretemez. Elektrolitler (evet, sodyum bir elektrolittir) kan miktarına katkıda bulunur ve aktif bir hayat yaşıyorsanız bu büyük önem taşır. Kan miktarınızı korumanız, cildinizin ısıyı dağıtmasını, besin değerlerinin emilimini ve kalbinizin de dâhil olduğu sıkı çalışan kaslarınıza oksijenin iletimini sağlar. Sodyum ter ve idrar yoluyla en büyük miktarlarda kaybedilen mineraldir ve düzgün bir sıvı alımı için gereklidir. Peki, ne kadar sodyum çok fazladır? Bu kısım biraz karışık. Daha fazla ayrıntı için diğer sayfadaki tabloya göz atın.

EFSANE #4

Muz, sıvı kaybından kaynaklanan kramplara iyi gelir. Doğru, ancak muzla ilgili büyülü bir durum söz konusu değil. Muzdaki potasyum, buradaki anahtar nokta olabilir. Bir diğer elektrolit olan potasyum, sodyumun etkilerini köreltir ve böbreklerin de yardımıyla vücuttan atılmasını sağlar. Sodyum ve potasyumu bir tahterevallinin iki farklı ucu gibi düşünün; uygun sıvı alımına ulaşmak üzere birbirlerini dengelemek için çalışırlar. International Food Information Council Foundation’dan Megan Meyer, çoğu insanın 4.700 miligramlık günlük tavsiye edilen potasyum miktarının yarısını aldığını belirtiyor. İki elektrolit arasındaki dengesizlik de kan basıncını ve kalp kasılmalarını etkileyebilir.

EFSANE #5

Herkesin günde sekiz bardak suya ihtiyacı vardır. Bu, herkesin günlük 2.800 kalori alması gerektiğini söylemek gibidir. (Ancak herkesin alması gerekmez.) Vücut ağırlığınız, aktivite seviyeniz ve sıcaklığa bağlı olarak, günlük sıvı ihtiyacınız 1,9 litre gibi düşük miktarlardan 5,7 litre gibi yüksek miktarlara kadar değişiklik gösterebilir. Egzersiz yapmadığınız günlerde idrarınızı denetleyin. İdrarınızın su veya elma suyundan ziyade limonata görünümünde olması gerekir. Koyu renk idrar çoğunlukla sıvı kaybına işaret eder. Antrenman yaptığınız günlerde, egzersiz öncesi ve sonrası tartılın. Dengeyi geri kazanmak adına kaybettiğiniz her yarım kilogram için 600 ila 700 ml (2,5 ila 3 bardak) su tüketmelisiniz.

Derleyen: Saide Tokuç

BENZER YAZILAR