Ve de bu sorundan kurtulma reçeteniz…
Spor salonunda yaptığınız sıkı antrenmanlarda ter içinde kalırsınız. Fakat salonda cılkı çıkan çoğu erkeğin olduğu gibi, sizin de teriniz berbat denecek kadar kötü kokmuyordur.
Peki önemli bir sunum yaptığınız zaman? Böylesi stresli zamanlarda tüm vücudunuz ter içinde kalır. Ama bu sefer ter kokusu konusunda o kadar şanslı değilsinizdir. Zira teriniz alışılmadık biçimde kötü kokmaya başlar.
Her terin eşit yaratıldığını düşünebilirsiniz. Peki neden stresliyken teriniz daha kötü kokuyor? Fark nerede?
Öncelikle belirtelim: Her ter eşit falan değil. Monell Chemical Senses Center’da insan kokuları üzerine çalışmalar yürüten organik kimyager George Preti, vücudumuzda 2 farklı tip ter bezi bulunduğunun altını çiziyor.
Ekrin bezler, vücudunuzu zorladıktan sonra vücudunuzu kaplayan sulu teri üretirler. Söz konusu ter, salgılanma nedeni ister sıcaklık ister egzersiz olsun, tüm cildinizi kaplayarak vücudunuzun soğumasını sağlar.
Öte yandan, genellikle sadece koltuk altı bölgesinde bulunan apokrin bezler, psikolojik stres durumunda devreye girerler. Apokrin bezler tarafından üretilen ter daha keskindir; endişe ya da korku durumlarında aşırı yoğun koku oluşmasına neden olabilir.
Stres aynı zamanda vücutta sempatik sinir sistemini uyardığı için, aynı zamanda kalbin hızlı atması, avuç içlerinin terlemesi ve ağız kuruluğu gibi sonuçlar da doğurabilir.
Antrenman sırasında oluşan ter, çoğunlukla sudan oluşur. Buna karşın, apokrin bezlerden salgılanan terin yapısında bol miktarda lipid, yağ ve proteinler bulunur. Bu da hazırda bekleyen bakteriler için bayram demek. Yanınızdakiler için ise kabus anlamına geliyor. Zira bu bakteriler yağ asitleri ve amonyak üreterek kötü kokuya neden oluyorlar.
Her ne kadar kötü kokuya neden olabilse de, ter her zaman koltuk altlarında o kadar ıslaklığa yol açmayabilir. Siz daha çok terlediğinizi kokudan anlarsınız.
Peki stres ve kötü ter kokusu arasındaki ilişkinin arkasında ne yatıyor? Bilim insanları, apokrin bezlerin neden devreye girdiği konusunda kesin bir bilgiye sahip değiller. Şüpheler ise evrimsel nedenler üzerinde yoğunlaşıyor. Hayvanların da stres altındayken kötü koku yaydıklarını ekleyelim. Bu koku, yakındakilere ortada tehlikeli ve korkunç bir şeylerin olduğunun sinyalini yayıyor.
Bir diğer teori ise, atalarımızın hayvan saldırılarına tepki olarak benzer bir stres tepkisi geliştirdikleri düşüncesine dayanıyor. Yani, bu kötü koku sorunu atalarımızdan bizlere miras kalmış bir şey.
Stres terlemesi nasıl geçer?
Şanslıyız ki bu kötü kokuya karşı birtakım önlemler alabiliriz. İlk olarak, hayati tehlike yaratmayan stresli durumlarda kendinizi nasıl sakinleştirebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Fakat bunu başarabilmek biraz zaman alacaktır. Koltuk altı bölgesine direkt uygulamalarda bulunmak, koltuk altı ıslaklığı ve kokusunun bastırılmasını sağlayabilir. Eğer koltuk altı kıllarınızı tıraş etmezseniz, salgılanan yağlar burada hapsolacak ve bakterilere ziyafet çektirmeye devam edecektir. Bir de kendinize en uygun antiperspirantı bulmayı deneyin. Çoğu antiperspiranttın etken maddesi olan alüminyum klorür, ter bezlerini bloke ederek nemin cildinize ulaşmasını engeller.
Eğer derdiniz ıslaklıktan çok koku ise, deodorantlara ya da aynı zamanda deodorant da barındıran antiperspirantlara yönelin.
Daha etkili bir tedavi için botoks uygulamasını da tercih edebilirsiniz. Fakat bu biraz pahalı olacaktır. Dahası, botoks işlemi size kalıcı bir çözüm sunmayacaktır; hatırlatalım.
Eğer stres durumunda aşırı terleme ve ter kokusu sorunu yaşıyorsanız, en iyisi cilt doktorunuz ile görüşün. Doktorunuz, sizin için en uygun olan tedavi yöntemini belirleyecektir.
