TABİAT, GÜZELLİĞİ BAĞIŞLIYOR

Birkaç sene evvel ismi herkese yabancı olan mineral makyaj, cilt dostu formülü ile popülaritesini her geçen gün daha da arttırıyor.

Mineral makyaj, gece temizlemeye üşendiğinde gönül rahatlığıyla rüyalar alemine geçebileceğin, cilt tipin ne olursa olsun onu yeni doğmuş gibi taze ve canlı gösterecek özelliğe sahiptir. kimyasal kozmetİk sektörüyle arasındaki açığı her geçen gün biraz daha kapatıyor. bu sektör renk seçenekleriyle hepimizi etkisi altına alacağa benziyor.
Ülkemizde yükselen trend başlığının altına rahatlıkla tırnak açtıracak “Mineral Makyaj” sektörü dünyada aslında o kadar da yeni değil. 1970 yılında kozmetik şirketleri artık malzemelerinin de sağlıklı olması gerektiğine inanmış ve aldığı ürünün etiketinde doğal içerikler görmeyi kadınlara empoze etmiştir.
Mineral makyaj terimini hâlâ duymadıysan ve ne olduğunu merak ediyorsan şöyle özetleyelim. Mineraller sterilize edilip toz haline getirildikten sonra ince tanecikli toz pudrayla karıştırılıyor. Ardından doğal inorganik boyalarla çeşitli renkler verilerek istenilen ton elde ediliyor. Ortaya onunla uyusan da cildine zarar vermeyecek, aksine faydası dokunacak renkli mineral makyaj malzemeleri çıkmış oluyor. Kimyasal içerikli makyaj malzemeleri kullanmaktansa, mineral makyaj ürünleri kullanmak cildine sayısız fayda sağlar. Eğer taşlarla ilgili hiçbir teknik bilgiye sahip değilsen mineral; inorganik teriminin tam karşılığıdır. Kalemlerdeki grafit bir mineraldir. Elmas da öyle.
Yıllar boyunca insanların yüzünü boyamasına alet olan mineraller tekrar aynı amaca hizmet etmeye başladı. Elbette ki mağara kadınlarının boyandığı dönemden bu yana makyaj modası evrim geçirdi. Fakat kimsenin popülaritesini yadsıyamayacağı mineral makyaj ürünleri de renklendirici bazı mineraller içeriyor. Örneğin aliminyum, altın, demir oksit, kaolin, bakır, mika, silisli toprak, titanyum dioksit ve çinko oksit minerallerinin tümü bu ipeksi pudraların içine girmiş ve yerleşmiş minerallerden sadece bazıları.
Nedir bu mineral makyaj ürünlerinin birden bire patlamasının nedeni? Neden kadınlar mineral makyaj akımına ayak uydurmaya bu denli hevesli? 2005’ten bu yana birkaç yıldır yükselen satışların ve popülaritenin kaynağı ne? Elbette cilde sağladığı faydalar.
Manhattan’da yaşayan Dermatolog Francesca Fusco, “Hastalarım mineral makyajı kulağa doğal geldiği için tercih ediyor” diyor. “Akneye eğilimi olan ciltler için çok iyi bir seçenek. Bu ürünler genellikle sivilcelere iyi gelen bir mineral olan çinko içerir. Fakat tüm hassas ciltler için çözüm sağlayamayabilir” diyor. Bare Escentuals markasının yaratıcısı Diane Ranger, “Bir ürünü satın almadan evvel etiketinde, demir oksit, çinko oksit, titanyum dioksit ve mika olup olmadığına dikkat et. Bunlar cildini güzelleştirecek içerikler” diyor.
Non-komedojenik içerikli ürünler gözenekleri kapamadığı için cildin nefes almasını sağlıyor ve en hassas cilt tipindeki kadınlar için bile uygulanabilir bir hâl alıyor. Böylelikle rosacea hastası, kuru ve akneli cilt problemi yaşayan kadınlar için mineral makyaj ürünlerini kullanmak onların bu problemlerini tetiklemektense ehlileştiriyor. Keza ürünlerin içeriğinin inorganik olması, onların mikrop ve bakteri barındırmayacağı anlamına geliyor. Bu da demek oluyor ki alerji yapacak ya da enfekte edecek bakterilerin üremesi için uygun ortam sağlamıyor. İnorganik kelimesinin diğer bir manası ise koruyucu maddelerin bulunmaması. Kısacası temiz fırçayla kullanacağın ürünün raf ömrü de oldukça uzun.
Ülkemizde onlarca yıldır en çok tercih edilen kimyasal içerikli kozmetik markalarının bile yoluna girdiği mineral makyaj endüstrisinin faydaları bunlarla da sınırlı kalmıyor. Kaliteli bir mineral ürün kullandığında ağır kozmetik ürünleri gibi cildinde “maske” etkisi yapmadığını göreceksin. Hafif içerikli bu ürünleri kullanan kadınların ilk söylediği şu oluyor: “Mineral makyaj, yüzümde hiç makyaj yokmuş hissi veriyor ve cildimde çok hoş bir ışıltı bırakıyor.”
Cildi daha da güzelleştirmek, onu eski sağlığına kavuşturmak için üretilen mineral makyaj malzemeleri bu görevi yerine getirmek için birçok içerik barındırıyor.
Örneğin çinko, magnezyum ve diğer bazı içerikler UVA ve UVB ışınlarına karşı koruyucu etki sağlıyor. Yağlı bir cilde sahip olan kadınlar içinse mineral makyaj bulunmaz fırsat. Zira alışık olduğumuz kimyasal bazlı uygulamalar bu ürünlere oranla fazlasıyla yağlı kalıyor. Bu da özellikle yağlı cilt tipindeki bir kadın için oldukça olumsuz bir özelliktir.
Açıkçası kadınların bu sektöre yönelmesinin en önemli nedenlerinden biri de kendini daha güzel gösterdiğine inanması. Peki, mineral makyaj kimyasal içerikli makyaj ürünlerinin yapamadığı neyi yapıyor da kadınlar üzerinde böyle bir etki bırakıyor? Yüzdeki ince çizgi, kaz ayağı ve kırışıklıkları güneşi yansıtarak görünmez kılıyor. Bu da cilde sağlıklı ve genç bir görünüm kazandırıyor. Günde tek bir uygulamanın yeterli olacağı ürünler, kimyasal içerikli makyaj ürünlerinin aksine onlarla uyumana bile izin veriyor. Kendini bu rahatlıktan ve güzelleşmekten mahrum etmesen iyi edersin.

Yazı: Ezgi Tanlak / Fotoğraflar: Metin Bakırkaya

BENZER YAZILAR