RUH SAĞLIĞIN
Herhangi bir sosyal medya ağının parçası olmak, ikinci bir kimlik edinmene neden oluyor. İnsanların sen orada yokken iletişime geçtiği ikinci kimliğin, bir bakıma kendi ellerinle yarattığın yeni bir sen anlamına geliyor (Bunun ne kadar cezbedici olabildiğinin farkındayız.). İnsanlar ve makineler arasındaki simbiyotik ilişkileri inceleyen Amber Case, “Asıl sorun şu ki, şimdilerde insanların iki farklı ergenlik atlatması gerekiyor. İlk önce, birincil ergenliklerini atlatıyorlar (ki bu zaten yeterince zor); sonra da ikinci benliklerinin ergenliğini yaşıyorlar” diyor.
İlgini çekebilir: Neden Sosyal Medya Bağımlısısın?
Teknolojinin bu dönemiyle yeni tanışan bizler, yaşımızdan bağımsız şekilde ikinci kimliğimizin ergenlik dönemini yaşıyoruz. Durup durup kontrol ettiğimiz telefonlarımız ise stres ve anksiyete bozukluğu yaşamamıza neden oluyor.
Bildirimleri kapat. Sosyal medya hesaplarından gelen bildirimleri kapat (Sadece sesli bildirimlerden bahsetmiyoruz; ekranına düşen tüm bildirimleri kapatmalısın.). Dikkat dağınıklığı ve odaklanamama sorunlarını bu şekilde büyük ölçüde önleyebilirsin. Bir saat sonunda telefonunu eline alıp hesaplarına bakmaya başladığında da, maksimum 15 dakika olmak üzere kendine izin ver. Bu süre dolduktan sonra hesabından çık.
Takipten çıkar. Takip ettiğin kişi sayısı ne kadar çoksa, sayfana düşen bilgi de bir o kadar artıyor ve bu durum çok daha fazla zaman kaybetmene neden oluyor. Sosyal medyada çok ilgilenmediğin hesapları takip etmeyi bırak. Bu sayede annenin arkadaşı Şükran Teyze’nin paylaşımlarından ve “Annenlere çok selam söyle” gibi yorumlardan da kurtulabilirsin.
Daha az paylaş. Kendi online hesaplarının editörü olduğunu unutma. Ve paylaşmak üzere olduğun şeylerin gerçekten gerekli olup olmadığını düşün. Unutma, kimse kızının farklı bir açıdan çekilmiş yirminci fotoğrafını merak etmiyor. O fotoğrafı sadece annene gönder.
