TELEVİZYONCULUK BUZA YAZI YAZMAKTIR: ERCAN TANER RÖPORTAJI

2SPİKERLER ÖLÜNCE MESLEK BİTER

20 yıl önceki Ercan ile bugünkü arasında ne fark var?

Ercan Taner heyecanından hiçbir şey kaybetmedi ama kendimi biraz daha rahat görüyorum. Mikrofonu her zaman arkadaşım gibi gördüm ama bana her zaman ihanet edebilecek bir arkadaş gibi. Mikrofonla şaka yapılmaz. Esasında pek bir şey değişmedi. Fenerbahçe’nin galip geldiği 4-3’lük bir Galatasaray maçı ile başlamıştım. O zamanlar sanki henüz bir maç anlatım stilim oturmamıştı, şimdi artık benim bir anlatım ekolüm var.

Meslekte kırdığınız en büyük pot ne oldu?

1984 Los Angeles Olimpiyatları’nda biz daha çaylaktık. Tansu Polatkan güreş anlatırken ses kesildi. İsviçreli ve Yunan güreşçiler var. Gir anlat dediler bana. Esmer olan Yunandır dedim kendi kendime. Sarışın da İsviçrelidir diye düşündüm. Tam tersi çıktı. Akşam yemeğe gittik. Yeşilçam’dan da bir yönetmen ağabeyimiz var. Bana “Güreşi seyrettin mi? Spiker nasıl yayını paramparça etti” dedi. Dedim “Abi, o bendim.” Bu sefer ne yapsın adam, “Esasında fena değildi” dedi. Sonra mizah dergilerinde karikatürümü falan yapmışlardı. Bir keresinde de Hakan Ünsal ile maç anlatıyoruz. Adamla yan yanayız. Ergün topla buluştu. Ağzımdan Hakan çıktı, “Hakan ve taç” dedim. Hakan’la birbirimize baktık, o zaten gülmeye başladı. Sonra ben de güldüm, yapacak bir şey yok.

Diyelim ki mikrofonu bırakmaya karar verdiniz ve son maçınızı anlatıyorsunuz. Kapanışı nasıl yaparsınız?

Allah korusun. Ben mikrofonu bırakmayacağım, kapanış olmaz. Spikerler ölünce meslek biter .

ERCAN TANER’LE KISA KISA

En sevdiğiniz kelime? Sevgi

En nefret ettiğiniz kelime? Savaş

Heyecanınızı ne öldürür? İkiyüzlülük

En önemli kusurunuz ne? Çabuk sinirleniyorum.

Kahramanınız kim? Karım

Hayat felsefenizi hangi slogan özetler? Ne olursa olsun, her şeyden önce barış. İnsanlar birbirlerini dinlemeli, anlamalı

 

BENZER YAZILAR