EGZERSİZE DAHA BAĞLI HİSSEDERSİNİZ
Atina’daki Georgia Üniversitesi Kinesiyoloji Bölümü Başkanı Dr. Janet Buckworth, bol bol terlemenin dönüştürücü bir gücü olduğunu vurguluyor: “Sürekli güzel görünmek için uğraşırız ama ter içinde kalmak, odak noktamızı görüntümüzden alıp egzersize yoğunlaştırır.” Sonuç olarak kendinizi tamamen egzersize verebilir ve buna engel olabilecek düşüncelerden uzaklaşırsınız.
… VE SONRASINDAN KEYİF ALIRSINIZ
Bunun sebebi, terin bir kerelik egzersiz seansının veremediği bir şeyi veriyor olması. Evet, doğru tahmin: Başarınızın gözle görünür kanıtı. Buckworth bu durumu şöyle açıklıyor: “Vücudumuz tek bir koşu veya egzersiz seansı sonrasında değişmez, bunu çok iyi biliyoruz. Ama hepimiz çabamızın kanıtını anında görmeyi arzularız.” Alnınızda oluşan boncuklar veya sırılsıklam bir sütyen şeklinde de olsa, terlediğimizi görmek bize başarımızı ispatlıyor.
CİLDİNİZİ NEMLENDİRİR
New Yorklu Dermatolog Dr. Neil Sadick’e göre terin cildinde bıraktığı yağ tabakası, yıkadıktan sonra bile cildini kurutucu maddelere karşı koruyor. Nemli bir cilt de her zaman daha genç görünüm anlamına geliyor. Cildinizin bundan maksimum fayda sağlaması için yüzünüzü sadece yağlı olduğunu hissettiğinizde yıkayın. Böylece cildin doğal dengesini bozma riskiniz olmaz. Terin bir başka artısı daha var: Sadick, “Harici bakteri yüzünden oluşan kurumaya karşı bariyer görevi görür” diyor. Ama unutmaman gereken nokta, antrenman biter bitmez duş almak. Çünkü ter cildinizde uzun süre durunca akne oluşumuna neden olabilir.
ÖZGÜVENİNİZİ ARTTIRIR
Psychology of Sport and Exercise dergisinde yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, 20 dakikalık terleme seansı bile kendimizi daha güçlü ve hatta daha ince hissetmemiz için yeterli. Bu, sadece endorfin salgılanmasına bağlı mutluluk hissiyle de ilgili değil. Orta ila yüksek yoğunlukta antrenman yapmak, sonrasında kendinizi daha farklı görmenize yardımcı oluyor. Araştırmacılar bunun zamanla özgüveni desteklediğini ifade ediyor.